Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: Ekşi Sözlük  (Okunma sayısı 8178 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ocak 04, 2010, 08:11:53 ös
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1662



Beş Yıldır Ekşimedi

1970"lerin ortasından itibaren televizyonun hayatlarımıza eklemlenmesiyle başlayan dışarıdakine, bilgiye ulaşma arzusu internetin her evde yerini bulmasıyla doruğuna ulaştı. Artık bilgiye ulaşırken alıcı konumunun yanında, bilgiye kaynaklık etmeye başlayan ev halkı, farklılıkların azaldığı bu yeni âlemde seslerini duyurmaya, yumruklarını havalandırmaya başladı. Kurallar "gerçek" hayatın kuralları kadar kapatıcı değildi; kural koyucuların hoşgörüleri "genişlik" olarak bile algılanıyordu. Her yeniliğe sorgusuz sualsiz olta atan insanımız, zaman içinde interneti de bağlamından çok ayrı bir noktada anlamaya başladı. Bu "başarısız" girişimlerin kıyısında filizlenen ve zamanla kitlesini bulup çağlayana dönüşen örnekler de yok değil.


Ekşi Sözlük, bundan 5 sene evvel, 1999"un yılının bir şubat akşamı iki arkadaşın haberleşme ve eğlence amaçlı kurdukları bir internet sitesi. Kendi deyimleriyle "kutsal bilgi kaynağı". Kendi açtıkları başlığa yine kendi tanımlarını ve yorumlarını yazan, Türkiye"den ve dünyadan on bine yakın internet kullanıcısının dilediği gibi ahkam kestiği bir diyar. Alıştığımız online sözlük formatında; "doğru" bilginin ne olduğunu defalarca sorgulatan ve kendi jargonunu oluşturmuş bir platform.

Yazarlarının çoğunluğu internet kullanıcısı öğrenciler ve medya mensuplarından oluşuyor. Ancak bu sanal "cemaate" katılmak o kadar kolay değil. Üye olmak isteyenler doldurdukları online formda istenen her türlü ayrıntı bilgiyi yazdıktan sonra asıl büyük engelle karşılaşıyor. Sözlüğe yazar olabilmek için belirli bir süre içinde on adet entry girilmesi, bu entrylerdeki dil, üslup ve bilgi/birikim düzeyini karar vericilerin onaylaması şart. Dolayısıyla her önüne gelen sözlüğe yazar olamadığı gibi, uzun süre bir şey yazmayanlar ya da sürekli uyarı alan tanımlar yazanlar sözlükten atılıyor.

Postmodern zamanların çoksesli/aklı karışık gençliğinin kimliklerini ifade etme mecburiyeti olmadan volta attıkları sözlükte son dakika haberleri anında tartışılıyor; gündem ile alâkalı en çeşitli yorum buradan okunabiliyor. Sözgelimi mühim bir futbol maçının an be an yorumlarını/haberlerini, henüz maç sürerken, ilk elden sözlükten almak mümkün. Birbiri ardına açılan kapılardan geçiyormuşçasına (belki de nereye gittiğinizi bilmeden) bir başlıktan diğer başlığa atlamalar, merakla bir diğerini okumanın ya da altına ufacık bir ayrıntı da olsa, yazmanın heyecanı" Ekşi Sözlük"e aktif olarak yazan binlerce kişinin ve okurun yıllardır dağılmaması da bu heyecanı açıklıyor.

Ekşi sözlük yazarı!

Sözlük yazarları genelde okulu, işi, belirli bir sosyal hayatı olan kişiler. Peki, nasıl oluyor da bir kişi günde yüzlerce entry yazıyor ve "en çok boş vakti olanlar" istatistiğinde yer buluyor? Sözlük yazarları sözlüğe yıllardır bu denli bağlı kalarak yazma sebeplerini birkaç hususa bağlıyor. Bunlardan önde gideni, sözlüğü "eğlence" amaçlı kullanım. Günün tüm yorgunluğunun üzerine evine gelen yazar biraz keyiflenmek ve belki o gün tanık olduğu olaylarla ilgili "keyifli" ayrıntıları anlatmak için oturuyor bilgisayarının başına. Bir başka sebep ise, bilgilerini, tecrübelerini başkalarıyla paylaşmak. Hakikaten de sözlükte her meslek grubundan "ehil" ya da akademisyen birine rastlamak mümkün. En dikkat çekici neden; pek itiraf edilmese de sözlük yazarı olmanın, sözlüğü tanıyan okul, iş gibi çevrelerde belli bir prestij anlamına geldiği. Ekşi sözlükte yazan bir kişi çoğu insan tarafından "hem internetle sürekli haşır neşir olan, belirli düzeyde bilgi birikimi ve anlatım diline sahip, hem de olayları ince noktalarından yakalamayı bilen insan" olarak anılıyor. Dolayısıyla artık bazı ortamlarda "Ekşi Sözlük"te yazarım" demek birçok şeyin özeti olabiliyor.

Sözlük"ün kurucusu, aynı zamanda kural koyucu konumdaki "ssg" (Gerçek isminden çok, kullandığı "nickname" ile anılmayı tercih ediyor). Yıllar evvel kendi arkadaşları arasında iletişim amaçlı kurduğu internet sitesinin bu denli yayılmasını dışarıdan oldukça katı görünen bir yönetim anlayışı ile ancak dengeleyebiliyor. Hakaret etmek uyarılara, hatta yazarın sözlükten atılmasına kadar varabiliyor. Şimdiye kadar üç milyon "entry" girilmiş, bir milyonu silinmiş. Gizemli bir duruşları var ancak "zirve" adını verdikleri ve neredeyse kapı gıcırtısına buluşma düzenledikleri günlerde internet ortamındaki tanışıklıklarını "gerçek" hayata taşıyorlar. Geçtiğimiz şubat ayı içerisinde 5. yaşını büyük ve kalabalık bir organizasyonla kutlayan sözlüğün ilginç zirvelerinden bazıları: Çanakkale içinde vurdular beni zirvesi, Ekşi Sözlük midye dolma yiyelim zirvesi, Büyükada"nın zirvesinde güle güle kış zirvesi"

2002 yılının son demlerinde cilt olarak planladıkları; sözlükteki bazı ilginç ve eğlenceli başlıkları, kayıtları içeren kitabı, Ekşi Sözlük"ün taşınabilir versiyonu olarak basmışlar. Server"lardaki kapasite problemleri ve uzun süre sponsorsuz ayakta kalmaya çalıştıkları için bir süredir yeni yazar kabul etmiyorlar. Yalnızca okumakla yetinen ve kapıda yığılmış içeri alınmayı bekleyen kitle için "şimdilik" yapabilecekleri bir şey yok. Her "tutan" şeyin benzerinin türediği Türkiye"de, ekşi sözlüğe alınmayan internet kullanıcıları "Private Sözlük, Zibidi" gibi aynı formattaki sitelerde yer ediniyorlar. Birçok ünlü yazar, gazeteci, şarkıcı ve akademisyenin (açıkça deşifre edilmese de) Ekşi Sözlük"te yazar olduğuna dair dedikodular dilden dile yayılıyor. Nil Karaibrahimgil"den, genç kuşak best seller yazarlardan Tuna Kiremitçi"ye kadar envai çeşit isim takılıyor bu dedikodular ağına.

Ekşi Sözlük kimilerine göre ego tatmini arayışındaki insanların internet aracılığıyla sosyalleşme ve sözünü dinletme çabalarının postmodern ve "kafalı" bir örneği; kimilerine göre de susturulan, fikri önemsenmeyen Türk gencinin nefes alabildiği bir ortam" Bir gerçek var ki, birçok haberci ya da araştırmacı, yazısı için kaynak arayışına evvela Ekşi Sözlük"ten başlıyor.

Ekşi Sözlük 5, Akademi 1

Dünyanın her tarafında bilgi üretimi aslında akademilerin işidir diye yaygın bir inanış varken, internet gibi modern zaman icatları akademilerin tahtına çoktan göz dikmiş durumda. Ekşi Sözlük"ün kurulduğundan bugüne kadar böyle bir iddiası olmamış, ama üretimlerinin ulaştığı boyuta baktığımızda bu birikimi ciddiye almak gerektiği fark ediliyor. İstatistiklere bakıldığında sitede kuruluştan bu yana dört bin beş yüz yazar, yedi yüz bin başlıkta üç milyon tanım ve benzeri giriş yapmış. Zaten üç yüz kelimelik bir konuşma dilinin hakim olduğu bir coğrafyada, adı sanı belli olmayan binlerce insanın ürettiği bu kadar bilgi ve yeni kavram gerçekten işe yarıyor mu veya üniversitelerde akademisyenlerimizin yaşadıkları yayın kısırlığının karşısında bu birikim gerçek bir anlam ifade ediyor mu sorusu bu noktada önem kazanıyor.

İnternet üzerinde aradığınız eğer Türkçe bir kelimeyse ve siz resmi sitelerdeki donuk bilgilerle yetinmek istemiyorsanız, ihtiyacınız olan bilgiyi Google gibi meşhur arama sitelerinden çok Ekşi Sözlük"te aramanız daha akıllıca. Bunun baş sebebi sözlükte her konuda, zıt fikirlerin hakarete varmamak kaydıyla özgürce ifade ediliyor olması. Kimse yazdıklarını kanıtlamak ve altına açıkça imza atmak zorunda olmadığı için rahatça konuşup tartışabiliyor. Konu yelpazesi de oldukça geniş ancak en çok "kişiler" hakkında yazılar yer alıyor. Dünya çapında veya sadece belli bir bölgede adı duyulmuş kişiler hakkında, sözlük yazarları müspet ve menfi görüş belirtebiliyor. Normalde herkesin tanıdığı bir insanı gazeteciler ve belirli resmi kaynaklar ne kadar tanıtırsa bir okuyucunun da o kadar bilme imkanı olur. Sözlükte bu durum değişik, aranan insanı yakından tanıyan, o kişiyle hayatını paylaşanlar da çıkabiliyor karşınıza. Elbette ki beraber yaşayanların verdiği bilgiler de kitabi ve resmi bilgiden hem daha renkli hem de daha doyurucu oluyor. Aynı şeyler kavramlar için de geçerli, bir kavramı onu yansıtan otoritelerden çok onu kullanan insanların ne derece anladığına ve nasıl kullandığına dair ciddi ipuçları elde edebilirsiniz. Günün her saati onlarca kişinin aynı anda bilgi akıttığı bu kaynak elbette aktüeli de tam damardan yakalamak gibi bir şansa sahip. Mesela televizyonda Galatasaray-Fenerbahçe maçı var ve hakem bir golü vermedi. O anda sözlükte olan yazarlar olayın hemen akabinde "Hakan Şükür"ün Verilmeyen Golü" gibi bir başlık açarak gündeme yeni düşen konuyu sıcağı sıcağına, hem de çok sesli bir biçimde tartışıyor. İşin güzel tarafı haber bültenlerinden hiçbir zaman duyamayacağınız, habere dair bazı arka plan bilgilerine de bazen canlı şahitlerin ağzından ulaşabiliyor olmanız.

Geyik denilip geçilmiyor

Ekşi Sözlük o denli popüler ki; bir çok ünlü insan kendi adı altında yazılanları dikkatle okuyor. Sunucular programlarında sözlüğe atıfta bulunuyor (Okan Bayülgen-Zaga), köşe yazarları sözlükle ilgili yazılar yazıyor (Fatih Ögüven, Enis Batur). Zaman zaman da ifadelerden rahatsızlığını belirten ünlüler, bunların silinmesini istiyor. Örneğin sunucu ve oyuncu Ece Erken, 15 Haziran 2003"te adı altına yazılmış entryleri okuduktan sonra tümünün silinmesini istemiş. Bu talebi aynen uygulayan sözlük yöneticileri yazarlara şöyle seslenmiş: "Benzer bir şikayete tekrar sebep olup bizi Ece Erken"le bir daha diyaloğa sokmamak adına bu başlığa bir daha "gerçekdışı, zavallıca veya saçma sapan" (bunlar Ece Erken"in cümlelerinde kullandığı sıfatlar) olmasalar dahi giriş yapılmamasını rica ederiz." Yazarlar da bundan böyle kendi ironi anlayışlarıyla Ece Erken"i "göklere yükselterek" vermişler cevaplarını.

Ekşi Sözlük yazarlarından "İtaatsiz"e göre sözlük ciddi olsun veya olmasın en azından binlerce insanın kolektif hafızası olması açısından bir anlam ifade ediyor. Çünkü sözlükte her yaş ve meslek grubundan onlarca insan var, bunun için sözlük gerektiğinde özel bilgiler paylaşılan bir ortak zemine, gerektiğinde kamu vicdanında haksızların yargılandığı bir mahkemeye dönüşebiliyor. Belki de yıllardır AB"nin bizden istediği ve bizim bir türlü başaramadığımız düşünce özgürlüğü, bu sanal ortamda iyisiyle kötüsüyle hayat buluyor. İçerikte dini ve tasavvufi bilgilerden reçel tariflerine, konser yorumlarından ilkokul kompozisyonlarına kadar her şeyi bulabilmek mümkün. Yine sözlük yazarlarından "Sirkencubin"e göre "Ekşi Sözlük hocaları olmayan, bilenle bilmeyenin beraber konuştuğu bir serbest kürsü. Bileni siz üstadınız kabul edebiliyorsunuz, ama kimsenin bir ilmî pâyeye dayanarak size bir şeyler dayatması söz konusu olmuyor" Kısacası bizi burada bekleyen belli ideolojiler doğrultusunda saf ve ayıklanmış bir bilgi değil, tıpkı hayatın sunduğu bilgi gibi iyi ve kötünün gerçek bir karması. Kısacası, akademilerde arayıp da bulamadığınız hayat bilgisini, Ekşi Sözlük"te yedi yüz bin başlık arasından bulmak için ihtiyacınız olan sadece biraz hayal gücü kullanmak.


aksiyon


Ocak 04, 2010, 08:51:46 ös
Yanıtla #1
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1662

Eksi sozluk yazarlarindan birinin kendi ifadesiyle :

"An itibariyle 2008 oncesi kaydolmus, halen onay bekleyen ve son bir ay icinde sozluge giris yapmis bicare 3000 kusur yazar adayinin yazarliklari onaylanmistir."

Benim anlamadigim su ki, normal uye olarak kaydolduktan sonra sayfanin altinda kayitli kullanicinin yeni bir tanim ekleyebilmesi icin mesaj kutusu var. Ama haliyle yazar olmadiginiz icin onaylanmiyor. Acaba 2 yil boyunca surekli yazip, bunlar onaylanmadan kenarda bekliyor, daha sonra yazar alinacagi zaman daha once yazdiginiz bu mesajlar mi goz onunde bulunduruluyor ki?

eksisozluk.com
« Son Düzenleme: Ocak 04, 2010, 08:54:57 ös Gönderen: Isis »


Ocak 22, 2010, 10:26:27 ös
Yanıtla #2
  • Ziyaretçi

Ekşi sözlük bence bu ülkede kulaktan dolma kültürünün sanal halidir.Hiç bir konuda bilgisi olmayanlar bile buradan okuduğu iki üniversite öğrencisinin görüşlerini benimseyerek reel hayatta da ahkam kesmektedirler.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
0 Yanıt
3454 Gösterim
Son Gönderilen: Temmuz 31, 2009, 01:47:32 öö
Gönderen: mengin
0 Yanıt
8203 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 13, 2009, 07:39:31 ös
Gönderen: akasya