Masonlar.org - Harici Forumu

Mason ve Masonluk Nedir? => Masonluk ile ilgili Sorular ve Cevaplar => Konuyu başlatan: ADAM - Aralık 02, 2009, 06:38:39 ös

Başlık: Masonluğun Yahudilik İle İlişkisi Nedir?
Gönderen: ADAM - Aralık 02, 2009, 06:38:39 ös


İslâm dininde Yahudiler genellikle kötülenir. Bunun elbette bir nedeni, gerekçesi vardır ama ne yazık ki çoğu Müslümanlar bunu bilmeden Yahudilere karşı ön yargılı bir tutum takınır. Bunun ise İslâm dininin aslı ile değil, hem Yahudilerin tarihi boyunca olup bitenler hem İsrail Devleti’nin günümüzdeki durumundan ileri geldiği söylenebilir; özellikle de ikincisi.

Türk halkının büyük çoğunluğu Müslümandır. Dolayısıyla, Masonluğa çeşitli nedenlerle karşıt olup Masonluğu kötü göstermek isteyenler, özellikle Türkiye’de, Masonluk ile Yahudiliğin özdeşleştiğini kanıtlamaya çalışmışlardır. Bu savlarını mason ritüellerinin kapsamında yer yer “Tevrat” ile bağlantılı öğeler bulunması üzerine kurarlar. Ancak, gerek Hıristiyanlığın kutsal kitabının İncil ile birlikte Tevrat’ı da içerdiğini gerekse Kuranıkerim’de Tevrat’tan alınma ya da Tevrat ile uyuşmalı birçok şey bulunduğunu göz ardı ederler.

Masonluğun öğretisi oluşturulurken birçok dinden ve felsefeden esinlenilmiştir. Üstelik bu öğreti özgün olarak Hıristiyan dünyasında oluşturulmuştur. Dolayısıyla, mason ritüellerinin kapsamında Tevrat ile bağlantılı öğelerin yer alması doğal bir olgudur.

Nitekim Hıristiyan dünyasında Masonluğa karşıt olanların, Masonluk ile Yahudiliği özdeşleştirip kendi bilgisizliklerini ortaya dökecek türde saçma sapan bir girişimde bulundukları görülmemiştir. Gelişmiş Batı ülkelerinde Masonluğa karşıt girişimlerde bulunulurken, önce çok ayrıntılı ve bilimsel bir araştırma yapılması, sonra mason örgütlerini gerçekten de zor duruma düşürebilecek, somut temeller üzerine kurulu suçlamalar oluşturulması yöntemi benimsenmiştir.

Öte yandan şu gerçeğin çok iyi bilinmesi gerekir: Yahudilik yalnızca bir din değildir. Yahudiler, inançlarının bir gereği olarak, kendilerini “Tanrı’nın seçkin kulları” olarak görür ve kendi içlerinde bir kapalı toplum oluştururlar. Bu yalıtımcı tutumları yüzünden, Avrupa’da 19. yüzyıl ortalarına kadar hiçbir mason locasına kabul edilmemişlerdir. Ancak bundan sonra, kendi politik amaçlarının doğrultusunda mason localarını kullanmaya da çalışmışlardır. Eğer bu tarihsel gerçekler göz önünde tutulacak olursa, Yahudilik ile Masonluk arasında bir ilişki bulunmadığı anlaşılır.

Bunlara eklenebilecek bir gerçek daha vardır: Din bağnazlığı sadece İslâm ya da Hıristiyan dininde görülmez. Yahudi dininin de bağnazları vardır. Kaldı ki Masonluğun amaçları ve ilkeleri, Müslümanlıktan ve Hıristiyanlıktan çok Museviliğe ters düşer. Bu nedenle de günümüzde İsrail, Masonluğun varlığını çok güç koşullar altında sürdürebildiği ülkelerden biridir.

Bunlar Masonluğun Yahudilik ile ilişkisinin olmadığını gösterir.

Hayli kritik olan bu soru üzerinde bakalım forum katılımcıları nasıl tartışmalar açacak? Sorulacak olan sorulardan birini şimdiden biliyor gibiyim.

«Masonluğun Siyonizm'in emellerine hizmet ettiği yalan mı?»

Bu soruya yanıt vermeden önce Siyonizm'in ne olduğunu bilmek, Siyonizm’i tanımlamak gerekir.

Gerçek Siyonizm, kökeni 12. yüzyıla kadar uzanan Prieuré de Sion adlı bir gizli örgütün ülküsüdür. Bu ülkü, Kudüs'ün M.Ö. 5. yüzyılda Yahudi kabilelerinden kovulmuş olan Benjamin soyunun kalıtımını taşıyan birtakım Avrupalı kişilerin malları olduğu varsayımı üzerine kuruludur.

Bu örgüt, yüzyıllar boyunca Avrupa'da birçok entrikaya karışmış, amaçlarına ulaşabilmek için çeşitli kurumları kullanmış, Masonluktan da yararlanmaya çalışmıştır. Eğer tarihte Masonluğun Siyonizm ile bir ilişkisi olmuşsa, bu ancak yer yer ve zaman zaman bu gizli örgütün âleti durumuna düşürülmesinden ileri gelir. [Nitekim bu konuya ayrıntılı olarak gerek Masonluğun Tarihinde Anlatılmayanlar gerekse Masonluktaki Ritler başlıkları altındaki yazılarımda uzun uzun değinmiştim.]

Prieuré de Sion adlı bu örgüt, 19. yüzyıl sonlarında Avrupa'da ortaya çıkan Yahudi ulusçuluğu akımlarından da çok yararlanmış, hatta bu akımı destekler gibi görünmüştür.

Bu arada, Kudüs ve çevresinde bir Yahudi Devleti kurulmasını öngören ülküye de Yahudilerin 1897 yılında İsviçre’nin Basel kentinde toplanan ilk kongresinde bir rastlantı sonucu olarak “Siyonizm” denilivermiştir. Karışıklık buradadır. Biz Siyonizm’i hep ve yalnızca bu anlamda alırız. Bunun ise Masonluk ile uzaktan yakından hiçbir ilgisi yoktur.

İsrail'in bağımsız bir ülke olarak kurulup diğer ülkelerce tanınmasından sonra, bu günümüzdeki anlamı çerçevesindeki Siyonizm’in işlevi sona ermiştir. Fakat şu ya da bu nedenle Yahudilere karşı olanlar ve İsrail Devleti'nin Orta Doğu’daki varlığını bir türlü içlerine sindiremeyenler, bu ülkünün henüz sona ermemiş olduğunu ileri sürer ve bunu Masonluk ile de bağdaştırır.

Masonluğun amaçları ve ilkeleri göz önüne alındığında, bunların ne Siyonizm ne de herhangi bir başka ulusal ya da fanatik ülkü ile kesinlikle uyuşmayacağı, bu nedenle de Masonluğu hangi anlamında olursa olsun Siyonizm ile bağdaştırmanın yanlış olduğu görülür.



Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: rigormortis - Aralık 02, 2009, 10:37:49 ös
Sayın ADAM

Bir çok kişi tarafından karıştırılan, şüpheyle bakılan bir konuya cevap vermişsiniz.

Çok değerli bir paylaşım olmuş, doğrusu ellerinize ve emeğinize sağlık demekten başka cümle bulamıyorum...

SAYGILARIMLA...
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: karahan - Aralık 03, 2009, 10:00:01 öö
Sn.Adam

Oldukça şaşırıcı yazılarınızdan belkide en şaşırılması gerekenini yazmışsınız.Yazılarınızdaki bir çok yere hemen hemen katılmıyorum,yazılarınızdaki kadar herşeyin anlatımı o kadarda basit değil.Yahudilerin doğrudur Masonluğa ilgileri anlattığınız kadardır,hatta hristiyanlar tarafından kurulduğuda doğrudur incil ve tevrat devam niteliğinde kitaplardır mason ritüellerinde olmaları çok doğal ama Kuran ise hepsini kapsayan,tamamlayan ve sonlayan bir kitap.Sizin burda gözden kaçırdığınız bizim incil ve tevrat'a bakışımız.İçeriğinde her iki kitabında bir çok noktasında tahrif olduğudur bir çok ayetinde bunu apaçık anlamak mümkün olduğundan kuranla bağdaşmaması zaten doğal.Masonlukta bir çok ritüelin tevrattan alınması ve referans gösterilmesinede zaten bu gözle baktığınızda yanlış olduğu apaçık.Bu kavram tabiki size göre öyle iken bana görede böyledir anlamı çıkarması doğal.Yahudilik ile masonluk arasında bir bağ'ın illada olması gerekmiyor ,mesela cfr denilen örgüt için bir yahudi örgütü denilebilirmi yada nato'yu yönetenler hep yahudi asıllıdır yada birleşmiş milletler.İlla içinde olacak ve yönetiminde bulunacak diye bir kural yok zaten yahudi aklı burda ortaya çıkıyor herşeyle ilişkilendirebilirsin ama göremezsin.Kudüs ve çevresinde bir yahudi devleti kurulması ülküsü o topraklara ilk yerleşimin ilk defa israiloğlu kavimleri tarafından yapılması ve benimsenmesi sonrasında yaşanan yahudiler için drama dönüşen olaylar sonucu öneminin katlanmasıdır onun içindir bugün paylaşmaya dahi yanaşmıyor.Olaylara bakış açımız bazen bizi yanlışlara götürüyor,eğer masonlukta var dediğimiz ritüelleri biz tevrata dayandırırsak zaten baştan kaybederiz,bu ritüellerin tevratla yada incille en ufak bir alakası yok kaldıki bu 3 kutsal kitap bir ritüel kitabı değil.Masonlukta ve benzeri diğer kuruluşlardaki ritüeller dünyada en eski din kabul edilen pagan kültüründen gelmedir,Burada önemli olan tevrat ve incilin içinde ne işleri var.Siz gelişmiş batı ülkeleri ile islamın masonluğa bakışını kıyaslıyorsunuz bencede
çok karıştırıyorsunuz islam anlayışı ile batının din anlayışı ve kavrayışı aynı değil bunu anlamak lazım önce.Masonluk dışarıda kurulduğu için ülkemizde şüphe ile bakılması çekinilmesi çok doğal değilmi.Masonluğun öğretisi oluşturulurken bir çok dinden esinlenilmiştir diyorsunuz özde olabilir ama ortadaki kavram kargaşası insanların hala dinden ne anladığıdır bu apaçık.Daha dün okuduğum bir makalede Amerikada 1950 li yıllarda yapılan bir araştırmada 5000 e yakın din ve tarikat olduğu söyleniyor.Allah için bu kadar apaçık safsata uydurmacaya bu insanlık ne kadar kolay inanıyor görün.Amerikada 5000 olan bu sayı dünyanın diğer yerlerinde herhalde 50000 bine çıkar.Şunu artık kabul etmek lazım insanoğlu gece gördüğü rüyayı ertesi günü gerçek oalrak yaşayabiliyor,kendi yalanları üzerine bir sürü hayal kurup gerçekleştirdiğide aşikar.Ortalıkta bu kadar safsata din varken doğruyu bulmak zor olsa gerek.İslam dininde yahudiler kötülenir diyorsunuz işin aslı öyle değil, Kuranı kerimin bence nerede ise %80 Allah yahudi kavminin kendi isteklerine karşı yaptıkları sapkınlıkları anlatır onlardan örnekler vererek insanlığı uyarır dolayısı ile eğer bahsettiğiniz gibi bir önyargı varsa bunu ben değil Allah'ın yapması lazım çünkü bana anlatan o.Haşa böyle bir şey olamayacağına göre ve bu kavimden bu kadar etkili bahsetmeside ve o kavimden örneklendirmeside boş değil sanırım.Bir yahudiye önyargılı olmam benim için mümkün değil çünkü kuran bana ait değil tüm insanlık içindir eğer içinde yazanları aklı keser kabul ederse bir yahudide bir hristiyanda müslümandır.Özellikle 2.saptamanız çok doğru dünyada yaşanan bir çok gelişmenin yahudi tarihi ile yakından ilgisi vardır.Yahudi halkına güven meselesi öncelikle hristiyanlar için öncelikli meseledir,çünkü tarihin her döneminde yahudilere Hz.İsa'dan dolayı zulmeden hatta 1700 lü yıllarda nerede ise tüm avrupa şehirlerinden resmen kovulan ve her dönemde islam dünyasından kendine koruma ve dayanak bulan bir kavimden bahsediyoruz.Son kelamım yahudilik ne din'dir nede seçkindirler.
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: rigormortis - Aralık 03, 2009, 12:49:49 ös
Sayın Karahan

Yazıma öncelikle size yönelteceğim bir soruyla başlamak istiyorum:

Yazınızda masonluğun pagan kültüründen etkilendiğine değinmişsiniz, sizce bu müslümanlık içinde geçerli değil mi?

Hatta bununla alakalı şöyle de bir örnek vermek istiyorum; Namaz kılma, oruç tutma, kurban kesme ve kutsal yerleri ziyaret etme, yani hac gibi ibadet tarzlarının yanı sıra, her namaz öncesi abdest alma gibi adetler, hep Saabi kökenlidir.

Yada Türkiye'de yaşanan müslümanlığın barındırdığı şamanist ritüeller.

Sayın ADAM, paylaşımında Türkiye'de sıkça karıştırılan ve yanlış anlaşılan bir konuya cevap vermiş. Yazınızda "belkide yanlış anlayyarak" İslamiyet'i överek objektiflikten uzak bir tutum seezmekteyim ve hal böyle olunca yazınızda ki tüm görüşleriniz kişisel olmasıyla birlikte sanki genel bir gerçekmiş gibi değindiğiniz kanısı oluşmakta.

Eğer bir Hristiyan veya Yahudi Kuranı anlayarak okursa onlarda müslümandırlar diyerek bir vurgu yapmışsınız. Acaba Kuranı kim ne kadar anlıyor? Ben iki defa okudum ve her okuyuşumda farklı şeyler anladım ancak İncil ve Tevrat'ı da okudum ve onlardan da farklı dersler çıkardım.

Sayın Karahan Son kelamınız ise "yahudilik ne din'dir nede seçkindirler" sözünüz hayli acımasız. Binlerce insanın inanmış olduğu bir inancı kabul etmeseniz bile bence saygı göstermeniz gerekmektedir.

Saygılarımla
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: Mustafa Kamil - Aralık 14, 2009, 01:05:26 öö
Sayın Adam,

Harun Yahya'nın popüler kitabı olan Yahudilik ve Masonluk kitabı hakkındaki fikirlerinizi merak ediyorum. Bu vesileyle Adnan Oktar'ın Masonlara karşı hasmane tutumu hakkında ne düşünüyorsunuz. İnternet sitelerinde Masonlar hakkında birçok iddiada bulunmaktadır. Özellikle internet sitelerine yazdıkları gerçekten çarpıcı. En son yazdığı yazıyı buraya aktarmak isterim. (Yönetim izin verirse)

Size esasta sormak istediğim Masonlar neden ve niçin Adnan Oktar'a cevap vermezler. Bu konuda Masonlar hakkında sayısız iddiada bulunmasına rağmen genel anlamda tepki gösteren yoktur.
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: ADAM - Aralık 14, 2009, 08:53:08 öö

Masonluk hakkında olur olmaz laflar eden sadece Adnan Oktar ve ekibi mi?...  Daha birçokları var. Duygu sömürüsü yaparak toplumu yıllarca yanlış yönlendirmişler; hâlâ da yönlendiriyorlar ama o kadarla kalsa iyi... Saçmasapan, olmayan değil, olmayacak, olamayacak iddialarda bile bulunuyorlar. Kültür düzeyi bu bağlamda hayli düşük toplum bunlara kolayca kanıyor, kapılıyor. (Örneğin bir zamanlar Diners Club, masonluğun alt kuruluşlarından biri olarak gösterilmişti.)

Harun Yahya takma adı altında yayınlanmış kitaplar saymakla bitmez. Bunlar hayli yüksek kalite bir baskıyla yapılıyor. Aslında çok pahalı olması gereken bu kitaplar çok ucuz fiyatlarla satılıyor hatta bazı durumlarda ücretsiz olarak bile dağıtılıyor.

Bu değirmenin suyu nereden geliyor acaba?

Masonların buna karşı yazmış olduğu hiç kitap yok mu?... Var. Ancak kaç adet basılabilmiş, ne kadar dağıtılabilmiş, baskı maliyetini bile çıkarabilmiş mi?... Kitapçılarda bulabiliyor musunuz?... Mason kuruluşlarının da buna finans sağlayabilecek, bu işi geniş çapta organize edebilecek  kaynakları yok. Üstelik birer dernek olduklarından, birçok bakımdan TC Dernekler yasası uyarınca elleri kolları bağlı.Sadece kendi üyelerinin ödentileri ile kendi çalışmalarını sürdürmek için çabalıyorlar.

Bu olayın basılı yayın kanadının yanı sıra bir de görsel medya kanadını düşünün... Hatta belki o, gelip geçici olmasına karşın toplum üzerinde çok daha etkilidir; aynı anda çok geniş bir kitleye hitap edebildiği için... Şayet masonlar bu bağlamda kendilerini anlatmaya girişse, -yapılmamış iş değildir- konu hemen polemiğe yönlendirilir. Çoğu kez canlı yayın yapılmaz; kayıtların bir bölümü kesilir, araya başka şeyler monte edilir. Çünkü medyanın amacı halkı bilgilendirmek değil, bir sansasyon yaratarak rating artırmaktır; ilgi çekmektir. Oysa Masonlukta o kadar çok ilgi çekecek şey yok. Dolayısıyla masonlar birkaç kez medya tuzağına  düşmüş, sonra daha özenli ve önlemli davranmaya başlamıştır.

Aynı durum internet siteleri için de söz konusudur elbette... İnternette herkes her istediğini yazmaktadır. Mason örgütlerinin de birer internet sitesi vardır. Aklı başında olan bir kişi, onları da inceleyerek karşılaştırır ve kendi yargısını oluşturur. Ancak internet siteleri de bir tür rating elde etmektedir; özellikle arama motorlarındaki sıralama bakımından... Masonluğun karşıtı olan siteler, bu bakımdan belki gelişigüzel ama büyük olasılıkla  organize bir biçimde çok daha yüksek rating elde edip daha ön sıralara oturmayı başarmaktadır. Buna karşılık masonların ne yapması gerek? Her gün farklı bir IP numarasından kendi sitelerine giriş yaparak rating artırma mücadelesine mi girişecekler? İş mi bu?

Bu forum alanında antimasonik yayınlar için de bir bölüm var. Ben de daha önce Masonluğa karşıt girişimlerle bağlantılı uzun  anlatımlarda bulundum. Benimkilerden önce yapılmış aktarmalar da var. Onun için sizin yapacağınız aktarma daha önce yapılmamışsa, burada yer verilmesinde bir sakınca olmadığını düşünürüm. Ben öyle düşünürüm ama isterseniz, önce o bölümde neler yayınlanmış, ona bir bakın. Eğer elinizdeki materyal çok farklı ise sanmıyorum ki yönetim buna karşı çıksın.

Sevgiler.

 

 

 
 
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: karahan - Aralık 14, 2009, 10:06:37 öö
Sayın Karahan

Yazıma öncelikle size yönelteceğim bir soruyla başlamak istiyorum:

Yazınızda masonluğun pagan kültüründen etkilendiğine değinmişsiniz, sizce bu müslümanlık içinde geçerli değil mi?

Hatta bununla alakalı şöyle de bir örnek vermek istiyorum; Namaz kılma, oruç tutma, kurban kesme ve kutsal yerleri ziyaret etme, yani hac gibi ibadet tarzlarının yanı sıra, her namaz öncesi abdest alma gibi adetler, hep Saabi kökenlidir.

Yada Türkiye'de yaşanan müslümanlığın barındırdığı şamanist ritüeller.

Sayın ADAM, paylaşımında Türkiye'de sıkça karıştırılan ve yanlış anlaşılan bir konuya cevap vermiş. Yazınızda "belkide yanlış anlayyarak" İslamiyet'i överek objektiflikten uzak bir tutum seezmekteyim ve hal böyle olunca yazınızda ki tüm görüşleriniz kişisel olmasıyla birlikte sanki genel bir gerçekmiş gibi değindiğiniz kanısı oluşmakta.

Eğer bir Hristiyan veya Yahudi Kuranı anlayarak okursa onlarda müslümandırlar diyerek bir vurgu yapmışsınız. Acaba Kuranı kim ne kadar anlıyor? Ben iki defa okudum ve her okuyuşumda farklı şeyler anladım ancak İncil ve Tevrat'ı da okudum ve onlardan da farklı dersler çıkardım.

Sayın Karahan Son kelamınız ise "yahudilik ne din'dir nede seçkindirler" sözünüz hayli acımasız. Binlerce insanın inanmış olduğu bir inancı kabul etmeseniz bile bence saygı göstermeniz gerekmektedir.

Saygılarımla


Sn.Rigormortis

Pagan kültürü benim bildiğim ve anladığım insanoğlunun bildiği en eski kültürdür.Din olgusu musa yada isa ile başlamadı ademle başladı.Dolayısı ile paganların yaşadığı dönemdede din vardı.Lakin olayı şöyle algılamak lazım bu kadar peygamberin bu kadar sürede gelişlerinin bir nedeni olsa gerek.

İnsanoğlu hemen hemen her dönemde allahın sözlerini ve isteklerini hep unutmuş kendi düzenlerini kurmuşlardır.Paganlar eğer bir şeye hakikaten inanıyorlarsa zaten içlerinde din motifi vardır.Ne güzel anlatmışsınız yukarıda namaz kılma oruç tutma gibi halleri ozaman şunu anlamalıyız adem zamanından gelen değişmeyen kanunlardır onlar.

Eğer bir yahudi yada hristiyan kuranı anlayarak okur ve inanırsa müslümandır sözü doğru bir tanımdır.Dünyamızda maalesef hala müslümanlığı bir din olarak algılayan ve kabül edenler vardır.Yahudi ve hristiyanlıkta müslümanlık vardır benim anladığım anlamdada şöyledir,Musa zamanında hz.musa'ya inananlar elbetteki müslümandı.Hz.İsa'ya ınananlarda o dönem müslümandı.Şimdi ise durum farklı musanın söyledikleri isa ile birlikte bitti hz.isa bu konuda şunu söylemiştir yahudilere ben musanın dinini tamamlamaya geldim.

Hz.Muhammed ise en son peygamber olarak bu elçilik işlerini kapatmış ve tevhid dinine son şeklini vermiştir.Bundan dolayıdırki yeryüzünde yaşayan her insan bu inanışa sahip olursa ancak müslüman olabilşir.

Sn.Rigormortis  yahudilik ne dindir nede yahudiler seçilmiş halktır.Bu sözü sonuna kadar savunurum ve inanarak söyledim.Bu söylemin saygı ile alakası yok,aksine doğru olduğuna inandığın bir şeyi söylememek o insanlara saygısızlık olurdu.Yahudiliğin bir din olduğunu yada hristiyanlığın din olduğunu söylemek tevhid inancını apaçık inkar etmek olur.Milyarlarca insanın inanması bazı gerçekleri değiştirmez.

İnsanların o kadar çok değişik inancı varki hindistanda ineğe tapan insanlara o zaman hangi gözle bakmalıyız peki.Tevhid inancı ise birdir tüm insanları kapsayan ta hayatın başından beri değişmeyen gerek söylemleri gerekse izlediği yol itibarı ile tüm peygamberlerin tek anlattığı sistemdir.

Hz.Musa'nın yahuda kavmine bunu anlatmış olması yahudilik olarak bir dini ortaya çıkmasını gerektirmez,kaldıki musa'nın yahudilik dinindende haberinin olduğunu sanmıyorum.

Hristiyanlıktada durum farklı değil,yanlış hatırlamıyorsam tarsuslu saul isa bana göründü deyip hristiyan kelimesini kullanmaya başlamasının isa ile alakasının olmadığını hristiyanlarda kabul ediyor.O zaman bu işi anlamak daha kolaylaşmıyormu zorlama şekilde Allahın herhangi bir isteği ve tasarrufu olmadan insanoğlu kendine göre bir inanç sistemi geliştirip kabul etmiş olmuyorlarmı.

Allah onlara din göndermediği halde insanların bunun adına din demeleri allaha ortak koşmak değilmidir.

Saygı göstermek başka bir şey gerçek olduğuna inandığın bir şeyi yazmak başka birşey.Lütfen bu olayı böyle kabul ediniz.Onlar islamı kabul etmiyorlar diye benim onlara saygısızlık etmem öncelikle itikadime aykırıdır.Kendi bilecekleri iştir.Kaldıki bir müslümana din konusunda yahudi ve hristiyanlara yada diğer inanışlara saygı göstermek lazımdır denmesini dahi zul karşılarım kendi adıma.

Bu ülke insanı zaten yüzyıllardır bu insanlara en samimi şekilde saygılarını göstermekten imtina etmemişlerdir.
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: ADAM - Aralık 14, 2009, 11:05:21 öö

Sayın Karahan'ın bu son yazısı üzerine tartışılabilir ama bu konunun başlık ile ilgisi ne?

Yoksa Sayın Karahan bi iletisini yanlış bir başlık altına mı yerleştirdi?

Öyle değilse, ilişkinin nerede olduğunu rica edelim de ona göre tartışalım.

Sevgiler.
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: karahan - Aralık 14, 2009, 11:26:06 öö
Sn.Adam

Çok dikkatlisiniz bu titiz halinizi taktir ediyorum.Muhabbet esnasında bile çok sık rastlanan bir durum konu sapması.Maalesef burdada öyle oldu,cümle arasında geçen bir söz başka bir sözü kullanmayı gerektiriyor derken bir bakıyorsunuz akış değişmiş.Bende istemedende olsa sn.rigormortisin yazısına cevap verirken konu kaydı.

Masonluk ile yahudilik arasındaki ilişkiyi soruyorsanız benim yukarıdada anlattığım penceremden baktığınızda bir ilişki vardır diyemem,lakin normal bakılan pencereden bakıldığında ben masonluk ile yahudi inanışı arasında çok açık mana bakımından bağ görüyorum.

Söylem şekillerinin tevrat'a göre düzenlenmiş olması sanırım bağ için yeterlidir.Daha öncede sormuştum bu soruyu şekil açısından tevrat'a uy ulurken islam dini kabul görmüyor buda çok doğal gibi geliyor bana belkide masonluk aradığı ritüelleri yada biçimleri gerçek islamda bulamıyordur bilemiyorum.

Yahudiler genel anlamda yeryüzünde kurulu gizli yada meşru her tür organizasyonun kurulması,biçimlendirilmesi,yönetilmesi aşamalarının tamamında vardırlar ha etkinlikleri boyutuna baktığınızda işlemeye başlayan sistemlerini sanırım daha sonra sadece izliyorlar.

Şimdi bu söylediklerimi meşhur komplo teorileri adı altında benim için artık sadece klişeleşmiş sözcüklerle betimleyenlerde çıkacaktır ancak çok önemli değil.Arık dünyada işinize gelmeyen herşeye komplo teorisi diyebilirsiniz insanları engelleyecek hiç bir şey yok bu konuda.




Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: ADAM - Aralık 14, 2009, 11:51:19 öö

Sanırım mason ritüellerinde Tevrat'tan alınmış gibi görünen birtakım sözcük ve terimlerin niçin bulunduğu konusunu daha önce de bir başlık altında irdelemiştik. Bir kez daha özetleyeyim:

Tevrat salt Yahudilere özgü bir kitap değildir. Tevrat'tan alıntılar ya da Tevrat'tan alıntı gibi görünen birtakım öğeler Masonluğun dışında başka çok yerde görülebilir. Şayet İslâm ile ille de bir bağlantı yapılması istenirse, Kuran'da da Tevrat'tan alıntılar vardır. Gerçi bunların alıntı olmayıp başka bir biçimde sözleme olduğu da belirtilir ama o deyiş pek bir İslâmca bakış tarzıdır; bilimsel ya da objektif değil.

Ötesi, Yahudiler için Talmut Tevrat'tan çok daha önemli tutulmuştur. Buna karşılık Hıristiyanlık Tevrat'a Yahudilerden daha çok sahip çıkmıştır.  Dolayısıyla, günümüzün Masonluğunun Hıristiyan dünyasında temellenmiş olduğu göz önünde tutulursa, öğretilerinin içeriğinde Tevrat ve İncil kaynaklı öğelerin bulunması beklenir. İşin ilginç yanı şu ki, Masonluğun öğreti kapsamında İncil ile bağlantılı olabilecek öğelere pek seyrek rastlanır. Kuran ile bağlantılı öğeler de yok değildir; ancak onlar da İncil gibi seyrektir. Tüm bunların yanı sıra Masonluğun öğretisinde Tevrat'tan çok daha ağırlıklı olarak Zend Avesta ve Vedalar'dan alıntı öğelerine rastlamak olasıdır. Bunların tümünün içinden Tevrat ile bağlantılı olabilecek öğeleri özellikle ayıklayarak ön plana çıkarmak, Masonluğa birtakım suçlamalar yöneltmek için ön yargılı bir davranış olur. İşin ilginç yanı, böyle bir ayıklamanın sadece gerek Masonluğa gerek Yahudilere aynı anda karşıt olan cephelerde yapılmasıdır.

Asal kaynak nedir?... Konu burada düğümlenir. Eğer Francis Bacon'un "Yeni Atlantis" ve John Bunyan'ın "Ruhsallaştırılmış Süleyman Tapınağı" adlı kitapları gözden geçirilecek olursa, mason ritüellerindeki Tevrat bağlantılıymış gibi görünen asal alıntı  ya da esinlenme kaynağının neresi olduğu anlaşılır.

Ancak ritüllerin kaynakları kesinlikle sadece bunlar ve bu kadar değildir. Eğer birisi çıkar da «Masonlukte şöyle bir sözcük geçiyor. Bu sözcük Tevrat'ta da geçiyor. Şu halde Masonluk Yahidilik ile bağlantılıdır.» diyecek olursa o zaman benim o at gözlüğü takmış kişiye ya gülüp geçmem ya da onu ciddiye alarak bir karşıt soru yöneltmem gerekir: «Masonlukta bir de şöyle bir sözcük geçiyor. Bu da mı Tevrat'ta alınmadır? Değilse nereden alınmadır?»

Böylece polemik başlar. Bunun sonuna varabilmek, bir uyuşma sağlayabilmek için, tartışan taraflardan her ikisinin de objektif, ön yargısız, bilimsel yönteme ve akıl ilkelerine dayanan bir tutum sergilemesi gerekir. Yoksa hiçbir noktada birleşilemez.
 
Sevgiler.





 
 

 
   
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: karahan - Aralık 14, 2009, 01:32:20 ös
Sn.Adam

Çok haklı olduğunuz noktalar var özellikle talmud ile ilgili olan kısmı benim bu siteye bu tarz konulara yazdığım yazılarında özünü teşkil eder.Talmud yahudilerce tevrattan daha önde tutulur.Hatta talmud okumadan tevrat okuyanı allaha küfür etmiş sayarlar.İşte bu ve benzeri bir sürü ifade şekli Bir tarafta allahın yazdığı tevrat dururken hahamların yazıp yorumladığı talmudu bu kadar önemsemek ve ön plana çıkarmak talmudun azda olsa içeriğine bakılınca anlaşılıyor.

Bu sapkınlık ve tolere edilemeyecek kadar iddialı ve sindirici fikirler bence yahudi halkının en kutsal ülküsü olmuş,kendilerini önemseyip harici insanları sıfatsız görmelerine neden olmuş o kadar hoşlarına gitmişki bu ayrıcalıklı durum yok ya o kadarda değil olamaz deyip inkar etmemişler.

Bugün dünyada yaşadığımız bu kaotik durumun nedenlerini aslında sadece talmuda bakıştanda anlamak mümkü değilmidir sizcede.
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: ADAM - Aralık 14, 2009, 01:55:06 ös

Sayın Karahan ile aramızda yine uyuşmazlıklar var.

Ancak bu uyuşmazlıklar Masonluğun Yahudilik ile ilişikisi olup olmadığıyla bağlantılı değil.

Konuyu saptırmamak için bendan yorum yok!

Sevgiler.
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: karahan - Aralık 14, 2009, 02:04:59 ös
Sn.Adam


Ötesi, Yahudiler için Talmut Tevrat'tan çok daha önemli tutulmuştur.

Sizin yukarıda yazdığınız yazıdaki bu bölüme istinaden kendi fikirlerimi ve bakış açımı anlatmak istedim.Dolayısı ile sadece yukarıdaki kısacık yazınızdan ötürü yazdığım konu ile aramızda uyuşmazlığın hangi boyutta olduğunuda açııkçası merak ettim.

Yazdıklarımın nereye kadarı doğru nerden sonrası ise yanlış anlatırsanız bende kendi yanlışım olan kısmı görebilirim.

Saygılar.
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: Mustafa Kamil - Aralık 14, 2009, 09:12:14 ös

Masonluk hakkında olur olmaz laflar eden sadece Adnan Oktar ve ekibi mi?...  Daha birçokları var. Duygu sömürüsü yaparak toplumu yıllarca yanlış yönlendirmişler; hâlâ da yönlendiriyorlar ama o kadarla kalsa iyi... Saçmasapan, olmayan değil, olmayacak, olamayacak iddialarda bile bulunuyorlar. Kültür düzeyi bu bağlamda hayli düşük toplum bunlara kolayca kanıyor, kapılıyor. (Örneğin bir zamanlar Diners Club, masonluğun alt kuruluşlarından biri olarak gösterilmişti.)

Harun Yahya takma adı altında yayınlanmış kitaplar saymakla bitmez. Bunlar hayli yüksek kalite bir baskıyla yapılıyor. Aslında çok pahalı olması gereken bu kitaplar çok ucuz fiyatlarla satılıyor hatta bazı durumlarda ücretsiz olarak bile dağıtılıyor.

Bu değirmenin suyu nereden geliyor acaba?

Masonların buna karşı yazmış olduğu hiç kitap yok mu?... Var. Ancak kaç adet basılabilmiş, ne kadar dağıtılabilmiş, baskı maliyetini bile çıkarabilmiş mi?... Kitapçılarda bulabiliyor musunuz?... Mason kuruluşlarının da buna finans sağlayabilecek, bu işi geniş çapta organize edebilecek  kaynakları yok. Üstelik birer dernek olduklarından, birçok bakımdan TC Dernekler yasası uyarınca elleri kolları bağlı.Sadece kendi üyelerinin ödentileri ile kendi çalışmalarını sürdürmek için çabalıyorlar.

Bu olayın basılı yayın kanadının yanı sıra bir de görsel medya kanadını düşünün... Hatta belki o, gelip geçici olmasına karşın toplum üzerinde çok daha etkilidir; aynı anda çok geniş bir kitleye hitap edebildiği için... Şayet masonlar bu bağlamda kendilerini anlatmaya girişse, -yapılmamış iş değildir- konu hemen polemiğe yönlendirilir. Çoğu kez canlı yayın yapılmaz; kayıtların bir bölümü kesilir, araya başka şeyler monte edilir. Çünkü medyanın amacı halkı bilgilendirmek değil, bir sansasyon yaratarak rating artırmaktır; ilgi çekmektir. Oysa Masonlukta o kadar çok ilgi çekecek şey yok. Dolayısıyla masonlar birkaç kez medya tuzağına  düşmüş, sonra daha özenli ve önlemli davranmaya başlamıştır.

Aynı durum internet siteleri için de söz konusudur elbette... İnternette herkes her istediğini yazmaktadır. Mason örgütlerinin de birer internet sitesi vardır. Aklı başında olan bir kişi, onları da inceleyerek karşılaştırır ve kendi yargısını oluşturur. Ancak internet siteleri de bir tür rating elde etmektedir; özellikle arama motorlarındaki sıralama bakımından... Masonluğun karşıtı olan siteler, bu bakımdan belki gelişigüzel ama büyük olasılıkla  organize bir biçimde çok daha yüksek rating elde edip daha ön sıralara oturmayı başarmaktadır. Buna karşılık masonların ne yapması gerek? Her gün farklı bir IP numarasından kendi sitelerine giriş yaparak rating artırma mücadelesine mi girişecekler? İş mi bu?

Bu forum alanında antimasonik yayınlar için de bir bölüm var. Ben de daha önce Masonluğa karşıt girişimlerle bağlantılı uzun  anlatımlarda bulundum. Benimkilerden önce yapılmış aktarmalar da var. Onun için sizin yapacağınız aktarma daha önce yapılmamışsa, burada yer verilmesinde bir sakınca olmadığını düşünürüm. Ben öyle düşünürüm ama isterseniz, önce o bölümde neler yayınlanmış, ona bir bakın. Eğer elinizdeki materyal çok farklı ise sanmıyorum ki yönetim buna karşı çıksın.

Sevgiler.


Harun Yahya'nın sitesindeki Masonlarla olan yazısını buraya alıyorum;

Dünya çapında mason teşkilatları oldukça fazla sayıda üye barındırırlar. Masonik yapılanmanın şeytani bir yapılanma olduğu, üst düzey masonların doğrudan şeytandan alınan vahiyler doğrultusunda hareket ettikleri ve dünya çapında deccali sistemin bu yapılanmaya dayandığı delilleriyle ispat edildiğinde, mason teşkilatlarına üye olan alt düzeydeki masonlar bu açıklamalara tepki gösterirler. Çoğu zaman bu bilgilerin yanlış olduğunu, doğrudan şeytana tapan böylesine sapkın bir teşkilatlanmanın söz konusu olmadığını iddia ederler. Mason dostlarının olduğunu ve bu kişilerin adı geçen sapkınlıkların bir parçası olduğuna inanmadıklarını savunurlar.

Bu insanların kendileri de, söz konusu mason dostları da söz konusu sapkınlıkların bir parçası olmayabilirler, fakat masonik teşkilatlanmaların sapkın inanç ve eylemleriyle ilgili verilen bilgilerin tamamı doğru ve delillidir. Söz konusu kişilerin bu gerçeklerden habersiz olmalarının sebebi, masonluğun kirli ve ürkütücü yüzünün alt düzey masonların tümünden itina ile saklanıyor oluşudur. Onlara masonluğun yalnızca aldatıcı yüzü gösterilir.

Masonluğun asıl şeytani yüzünü, yalnızca 31, 32, 33 derece üst düzey masonlar bilir ve bu sırrı ölesiye gizlerler. Nitekim dünya çapında her türlü şeytani eylemi gerçekleştiren, inananlar arasında – özellikle Müslümanlar ve Hıristiyanlar arasında – fitne çıkartmak için örgütlenen, Darwinizm’i dünyaya yayarak dünya çapında savaşların, anarşinin, saldırı ve cinayetlerin altyapısını hazırlayanlar söz konusu üst düzey masonlardır. Bu kişiler, aldıkları kararları tüm dünyada kendi teşkilatlanmalarını kullanarak yaygınlaştırabilme gücüne sahiptirler. Şu anda tamamen bir aldatmacaya dayanan Darwinizm, devlet kanunlarıyla korunuyor ve bir dayatma şeklinde bütün profesörlere ve bilim adamlarına dayatılıyorsa, bunun sebebi söz konusu üst düzey masonlardır.

Üst düzey bir mason, Allah inancına sahip değildir. Şeytanın varlığına inanır, onu kendince kutsal görür ve asıl dikkat çekici olan bu kişi doğrudan şeytan ile bağlantıya geçebilir. Dolayısıyla üst düzey mason toplantılarında alınan kararlar, doğrudan şeytandan alınan kararlardır. Şeytanın yönlendirmesiyle hareket eden bu kişiler şeytandan gelen emirleri tam anlamıyla yerine getirir, ayinler düzenler, keçi kanı içer, şeytan adına kurban verirler. Bu düzeye ulaşabilen kişi sayısı sınırlıdır. Dolayısıyla bu sırra nail olan kişi sayısı da o orandadır.

Masonluk “ezoterik” olarak tanımlanan bir sistemdir. Ezoterizm, bir konudaki derin bilgilerin ve sırların ehil olmayanlardan gizlenerek, bir üstad tarafından sadece ehil olanlara bir düzen ve disiplin içinde öğretilmesidir. Dolayısıyla masonlukta bir üst derecenin bildiklerini alt dereceler bilmez. Üst derecedeki kişinin alt dereceye kendi derecesinin sırlarını vermesi yasaktır. Üst derecelerde neler olduğu, yalnızca o derecelere ulaşınca bilinebilir. Dolayısıyla masonik teşkilatlanmalara yeni katılan veya henüz 33. dereceye ulaşamamış kişilerin bu sırları bilmesi mümkün değildir. Alt düzeydeki kişiler, genel olarak masonluğun ardına sığındığı hümanizm maskesi altında oldukça sevecen ve dostane bir tavır görürler. Masonluğun “ışığı uykulu gözlere yavaş yavaş vereceksin” temel öğretisinin bir gereği olarak, alt düzeydeki bir mason yükseldikçe, masonluğun gizli yüzüne dair sırlar yavaş yavaş önüne açılacaktır. Mason dergisi Mimar Sinan’da bu gerçek açıkça anlatılmıştır:

Masonluk sırlarını ve hakikatleri maskeler. Arzu edenler ise esasen hafifçe maskelenmiş olan bu hakikatleri bulabilirler. Bu hakikatlerin ise bazen zayıf ve düşüncesizlere açıklanması tehlikeli olabilir. Hatta onların mevcut olan inançlarını bile yok edebilir. Masonluğa intisab edenlerinkini (girenlerinkini) ise kuvvetlendirir. Kadim (daimi) sırların tesis edilme sebebi bundan ileri gelmektedir. Bunlar bilgi ve hikmet arayıcıları için bu işe başlangıç veya verilecek malumata hazırlık safhası vazifesini gören mekteptir. Doğru dürüst bir hazırlık safhasından geçmeden verilen hakikatler bunları alanlar için yıkıcı ve şaşırtıcı olabilir. ((Masonlara Özel) Mimar Sinan Dergisi, Masonluk ve Esasları adlı yazı, Raşit Temel, 2. yıl, Eylül 1968, sayı: 7, sf: 11)

Yine Mimar Sinan dergisinde “Masonluk Sırları – Ketumiyet ve Susmanın Fazileti” başlıklı yazıdan alıntı şu şekildedir:

Bize tevdi (emanet) edilen sırları kalbimizin en derin köşelerinde saklamalıyız. Bir ölü kadar sessiz, bir mezar kadar ketum olmalıyız. Bu bizler için bir yemin, bir şeref, bir vicdan borcudur. ((Masonlara Özel) Mimar Sinan Dergisi, Masonluk Sırları-Ketumiyet ve Susmanın Fazileti adlı yazı, Hanri Benazus, 2. yıl, Eylül 1968, sayı: 7, sf: 16)

Bir kaynakta masonluğun birbirinden habersiz iki farklı cemiyetten oluştuğu ve alt seviyedeki cemiyetin hiçbir zaman üst seviyedekilerin şeytani planlarından haberdar olamadıkları şu şekilde izah edilmiştir:

Masonluk, bir cemiyet içerisinde bir başka cemiyettir; dış bir organizasyon içerideki seçkinlerin biraderliğini gizler... Birisi görünür diğeri görünmez olan birbirinden ayrı fakat birbiriyle bağlantılı iki düzenin mevcudiyeti gereklidir. Görünen cemiyet ‘hür ve kabul edilmiş” geniş bir arkadaş grubundan meydana gelir ve bu kişiler, etik, eğitsel, kardeşliği teşvik eden, milliyetçi ve beşeriyeti ilgilendiren sorunlara kendilerini adarlar. Görünmeyen cemiyet ise gizlidir ve çoğu Ağustos biraderliğinin üyesidir, bu kişiler gizli sırlara hizmet etmeye kendilerini adamışlardır. (Manly P. Hall, Lectures on Ancient Philosophy, Tarcher Publishing, 2005, s. 433)

Masonluğun görünen cemiyetinin dışarıya sunduğu intiba, elbette masonik teşkilatlanmanın asıl tehlikesini hiçbir şekilde açığa çıkarmamaktadır. Masonlar, bu teşkilata katılmalarıyla birlikte kendilerine verilen eğitim dahilinde, amaçlarının “barış, kardeşlik ve insan sevgisi” olduğunu iddia ederler, hatta pek çok etkinlikte yer alıp, hayır işlerinde kendilerini gösterirler. Bu teşkilat, söz konusu göstermelik özelliği nedeniyle Mason Üstadı Üner Birkan’ın Mimar Sinan dergisinde belirttiği gibi, kendini topluma hayırlı bir kuruluş olarak da tanıtabilir. Bu, masonluğun görünen yüzüdür.

Asıl tehlike masonluğun görünmeyen yüzüdür. İşte bu sebeple masonluğun bu karanlık yüzünden habersiz olan masonların bu tehlikeli gerçeğe karşı dikkatli olmaları gerekmektedir. Alt düzey masonların çoğunluğunu, dindar kimliklerini koruyan, gerçek anlamda Allah rızası için hayırda ve iyilikte bulunan değerli ve kaliteli insanlar oluşturmaktadır. Fakat bu kişilerin, kendilerini bekleyen büyük aldatmacaya karşı tetikte olmaları, büyük bir aldanış içinde olduklarına inanmaları ve Tapınak Şövalyelerinden beri var olan masonluk tarikatının gizli yüzünden haberdar olmaları büyük önem taşımaktadır.

Sayın Adnan Oktar’ın konuyla ilgili açıklamaları:

ADNAN OKTAR’IN TEMPO RÖPORTAJI 24 MART RÖPORTAJI

Adnan Oktar: Masonlar bir insana teklif yapmalarına gerek olmadan, zaten adamların o yöndeki şöhreti belli. Mesela bir üniversitede profesör olmak istiyorsa, mason olduğunda adamın nasıl kolay profesör olacağını bilirler. Veya bir yere genel müdür olmak istiyor, nasıl rahatça o göreve gideceğini bilirler. O yüzden yani zaten o tip insanlar bekliyorlar kendilerine teklif yapılmasını. Onlarda gelirler iki üç kişi gelirler. İşte biz seni izledik, baktık, sen baya yetenekli bir gençsin, seni mason yapmaya karar verdik. Seni locaya götüreceğiz diyorlar. İşte onların bir hücresi var. Normal insan kafatası, mezardan çalıyorlar adamların kafatasını getirip koyuyorlar. Burada biraz düşün diyorlar, önüne tuz kükürt filan koyuyorlar. Sonra kafasına, suratına birşey bağlıyorlar böyle maske gibi birşey, boynuna ip dolanıyor, dört bacak vaziyette yani apallıyarak böyle yerde hayvan gibi yürütüyorlar. Baya da uzun bir yol gittiği yerler. Meşrik-i azamın karşısına kadar getiriyorlar. Sonra göğsü açılıyor, yırtıyorlar gömleğini, açıyorlar. Üç tane kılıç dayanıyor göğsüne,göğsünün üstüne artık üç dört neyse artık oradakilerin. Normal kılıç bildiğiniz klasik kılıç, tam göğsünün orta kısmına. Eğer diyor mason sırlarını verirse nasıl parçalanacağını, nasıl öleceğini ona bir yemin ettiriyorlar orada. Mason yemini ettiriliyor. Hadi gözün aydın diyorlar artık masonluğa girdin, gözünü açıyorlar. Bu birinci safhası. Ondan sonra rezilliklerin kepazeliklerin ardı arkası kesilmiyor. Böyle bir örgütlenmedir bu. Ama hakkatende yükseltirler. Yani adam istediği mekana çıkar. İlk başta diyorlar ki, uykulu gözlere diyor yani yeni yataktan kalmış gibi uykulu gözlere ışık doğrudan verilmez. Yavaş yavaş vereceksin ışığı diyor yani yavaş yavaş dinsiz yapcaksın diyor. Önce mesela biraz Darwin’den bahsediyorlar. Biraz Darwinizm’den bahsediyorlar. Sonra haşa dinlerin gereksizliğinden bahsetmeye başlıyorlar. O içkili toplantılarda, o sohbet ortamlarında onun yavaş yavaş kafasını, beynini yıkıyorlar. Eğer kendi kafalarına göre uygunsa zaten direkt anlatıyorlar dinsizliği. 33 derecede tam anlamıyla dinsiz hale getiriyorlar yani en yüksek makam. Sır dedikleri konular bunlar. Öyle karmaşık birşey yok. Direkt ateist yetiştiriyorlar. Ondan sonra bunun bütün dünyaya yayılması fikri var. Dolayısıyla şeytanın bütün dediklerini uygulama üzerine kurulu bir sistem. Ateist siyonistler destekliyor bunları. Ve dünyanın heryerinde örgütlenme, her türlü ahlaksızlık serbest kendi içlerinde. Zaten söylüyorlar domuz için diyor pisliğin bir değeri olmasa diyor, domuz pislik yer mi diyor. Yani işte mason mantığı bu. Ve kendi kitaplarında yazıyor bu.

ADNAN OKTAR’IN EKİN TV’DEKİ CANLI RÖPORTAJI (16 ŞUBAT 2009)

Adnan Oktar: Masonlar kendilerine ihanet eden, sırlarını veren, veyahut hoşlarına gitmeyen herhangi bir şey yapan kişilere tarih içerisinde çok kere ağır cezalar vermişlerdir. Bu da genellikle ölüm cezasıdır. Zaten Masonluğa girilirken yemin edenler öldürülmelerini kabul ederek yemin ediyorlar. Yani eğer Masonluğun sırlarını verirsem, beni öldürmenizi kabul ediyorum tarzında bir Mason yemini vardır. Yani çok kapsamlı uzun bir yemindir. O yeminin herhalde hesabını zaman zaman bir çok kişiden soruyorlar.

ADNAN OKTAR'IN ÇAY TV'DEKİ CANLI RÖPORTAJI (18 şubat 2009)

Adnan Oktar: Masonluk direkt kendisi adam öldürmez, onun cellatları vardır. Yani masonluğun paralı cellatları vardır, sırf bu işe bakarlar. Kan dökme işine bakarlar. Kendilerine muhalif birini gördüklerinde, ki rahmetli bu Üzeyir Garih de aynı şekilde böyle görünüyor, o komutan da öyle; masonluğa karşı bir tavır aldıklarında, mason sırlarını verdiklerinde mason yeminlerinin gereği olarak öldürülüyorlar. Mason yeminlerine dikkat ederlerse, o kardeşimiz de mason yeminlerini okursa burada zaten cezanın cinayet olduğunu göreceklerdir. Mesela herkes yemin eder değil mi? Ama kim yemininin sonunda parçalanarak öldürülmeyi kabul ettiğini söyler? Böyle bir yemin olur mu? Parçalanarak öldürülmeyi kabul etmek. Her parçamı da bir yere atın diyor yeminin sonunda. Eğer ihanet edersem eğer sırları verirsem mason sırları diyor. Birkaç mason yemini vardır. Hepsi de böyle cinayet ile sonuçlanacak şekildedir yeminlerin. Adamların zaten yemininden kan akıyor. Daha bunun üzerine söylenebilecek ne söz olabilir?

ADNAN OKTAR’IN VATAN TV İÇİN VERDİĞİ RÖPORTAJ (3) (İstanbul, Şubat 2008)

Adnan Oktar: Benim masonlara bir düşmanlığım yok. Genellikle seçkin vatan evlatlarıdır masonlar. Ben masonların fikrine karşıyım, düşüncelerine karşıyım. Yani darwinist, materyalist, ateist düşüncelerine karşıyım. Bir mason bu düşüncelerin yanlış olduğunu kavradığında, Türkiye için son derece faydalı bir insana dönüşür. Son derece iyi bir insan olur yani benim kendi düşünceme kendi inançlarıma göre mükemmel bir insan olur.

Fedai Erdoğ: Kapatılmalı mı mason dernekleri?

Adnan Oktar: Islah edilmesi, düzenlenmesi gerekir. Yani sadece fikir hürriyeti olması lazım orada onlara doğruların anlatılması lazım. Yani baskıyla şiddetle bir yere varılmaz.

http://www.harunyahya.net/V2/Lang/tr/Pg/WorkDetail/Number/15000


Sayın Adam,

Size alıntısını yapacağım yazı buydu. Bu yazıları gerçekten kim yazıyor, merak konusu doğrusu.  Masonların kendi siteleri güncellenmektedir diye yazmakta.

www.mason.org.tr
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: ADAM - Aralık 15, 2009, 08:20:02 öö


Sayın Mustafa Kamil'e yanıt:

Buradakilerin içinde pek az doğru var; çoğu uyduruk. yer yer saçmalamalar da söz konusu. Hep olduğu gibi.  Tümüne bakılınca çelişkili görüşler bile göze çarpıyor.

Bu yazılar üzerine bir irdeleme yapmanın pek de gerekli olmayışına karşın, yapılırsa başlık konusu dışına çıkılır.

Onun için ben sayın Mustafa Kamil'den şunu rica ederim:

Burada geçen sözlerin, iddialerın, anlatımların hangisini irdelemeye değer buluyorsanız, lütfen onu yeni bir başlık açarak soru biçiminde ortaya atın. Ben de bildiğimce yanıtlayayım ya da katkıda bulunayım.

Ancak bu bağlamda bir ricam daha var: Lütfen birbiriyle bağlantısız konuları aynı başlık altında toplamayın. Yoksa ister istemez sapma ortaya çıkıyor. Forum üyeleri ilgilendikleri konuları ilgilendikleri başlıktan izleyebilmeli.

Sevgiler.



   

 
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: Vachogan - Aralık 15, 2009, 05:34:11 ös
Harun Yahya-ya gore her kes neredeyse şeytandir.  Yahudilikle masonluğun ilişkisi nedir? Küçük araştırmalarıma göre Yahudiler Mısırda kölelik yaptırıldıklarında masonluk var olmuştur. Masonluk Yahudilere ne zaman gelmiştir düşünsek bu kimseye tam olarak belli diyildir.
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: ceycet - Aralık 15, 2009, 05:52:30 ös

Nedense,okumadan,veya yazılanı anlamaya gayret etmeden,anlama gayretine araştırmayı dahil etmeden,anlık düşüncelerimizi söyleme dönüştürmek ,sıradan bir hale dönüştü...

Hepimize ait olduğunu öngördüğüm bu forum ortamının sıhhatini koruyabilmek için bu konuya önem vermemiz gerektiğini özellikle vurgulamak isterim.

Yukarıda yazılan tüm yazıları okuduğumuzda,başka bir kaynağa ihtiyaç duymadan masonluk ve yahudiliğin birbiriyle uzaktan yakından alakası olmadığını rahatlıkla anlayabiliriz.

Tabi ki,inanmayanlar başka kaynaklara da başvurabilir;ancak buna gerek duymadan mesnetsiz iddialar da ısrarcı olmak,abesle iştigal olarak kabul görmelidir.

Sevgi ve saygılarımla
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: rigormortis - Aralık 15, 2009, 06:02:13 ös
Sayın Vachogan

Bana göre bu konu başlığı; benim masonluk ve ezoterizm üzerine yaptığım nacizane araştırmalarımla uyuşmakta.  Açıkçası çokta şüpheye yer bırakmamaktadır.

Ancak sizin şu yukarıda yazdığınız söz (tüm samimiyetimle söylüyorum, anlamakta ve bütünlük içerisinde anlamlandırabilmekte hayli güçlük çektim) üzerine Harun Yahya üzerine çok minik bir araştırma yaptım ilk başvurduğum yerde kendi sitesi oldu, şimdi burada kendisiyle alakalı bir makaleden bir kaç hususu sizlerle paylaşmak istiyorum:

1956 yılında Ankara'da doğan Adnan Oktar, Türkiye’nin önemli fikir adamlarından biridir. Milli ve manevi değerlerine son derece bağlı olan ve inandığı mukaddes değerleri diğer insanlara anlatmayı insani bir görev olarak kabul eden Adnan Oktar, fikri mücadelesine 1979 yılında, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'ndeki eğitimi sırasında başlamıştır.

Bu bilgi birikiminin sonucunda ise, milli ve manevi değerlerimizi tehdit eden,  bölücü ideolojinin temellerini oluşturan Darwinizm ve evrim teorisinin ülkemize ve dünyaya getirdiği zararlar ve bu teorinin modern bilim karşısındaki yenilgisi ile ilgili eserler hazırlamıştır. New Scientist Dergisi'nin 22 Nisan 2000 tarihli sayısındaki ifade ile evrim teorisinin yanlışlığının ve yaratılış gerçeğinin anlatılması konusunda Sayın Oktar "uluslararası bir kahraman" haline gelmiştir. Yazar ayrıca dünya tarihi ve siyaseti üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle Siyonizm ve Masonluk hakkında da kitaplar yazmıştır. Bu eserlerin yanısıra Kuran ahlakını ve imani konuları anlatan eserleriyle birlikte yazar, 200'ü aşkın kitabın sahibidir.

Cavit Yalçın müstear ismini de kullanan Adnan Oktar, eserlerinin büyük bir bölümünü Harun Yahya müstear ismiyle yayınlamıştır. Bu müstear ismi, “inkarcı düşünceye karşı mücadele eden iki Peygamberin hatıralarına hürmeten isimlerini yad etmek için” Harun ve Yahya isimlerinden oluşturulmuştur..

http://www.harunyahya.org/sss/sss_yazar01.htm (http://www.harunyahya.org/sss/sss_yazar01.htm)

Yukarıda da belirttiğim gibi kendi sitesinde kendisiyle alakalı bir yazıdan aldım ve daha fazla araştırmaya da ihtiyaç hissetmedim.

Ben kendi yorumumu katmayacağım, zaten bu paylaşım bile haddinden fazla başlıktan sapmaya neden oldu, ancak şu okuduklarımı da paylaşmadan geçemedim, bana kalırsa bu paylaşımıda başka bir konu başlığı açarak dile getirmek bu foruma teatri anlamında çok da birşey katmayacaktır.

SAYGILARIMLA...
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: ADAM - Aralık 16, 2009, 08:44:14 öö

Sayın Rigormortis yorumsuz, yan baslamasiz yazmış...

Adnan Oktar kamuoyunca epeyce tanındı. Genç kızları kötüye kullanışı, onları yanlış yönlere sürükleyişi, yargılanıp hüküm giyişi, tüm bunları geçelim sonra kendisini mesih ilan edişi gibi....

Bu kişinin üzerinde durmaya değmez. Konumuzun başlığı sapar.

Benim dediğim şu: Şayet masonluk ile Yahudiliğin ya da Yahudi ültüsünün politik yönü anlamında tanımlanan Siyonizm'in bir bağlantısı varsa, bunu ileri süren gelsin, kanıtlasın. Bu iş öyle ortaya birtakım iddialar atmakla olmaz.

Ben diyorum ki ilgisi, bağlantısı yoktur. Deyişim böyle olunca bunun kanıtlanma geriği yoktur çünkü olmayan bir şey kanıtlanmaz.

Benim bu deyişimin tersinin kanıtı nedir?... Demiyorum bi bu forum üyeleri kanıtlasın. Fakat forum üyelerinden benim dediğimin doğruluğu üzerine kuşkuları olan varsa, başkalarının iddialarının doğru olabileceğini öngörüyorlar demektir. O "başkaları"nın ortaya koyduğu kanıt nedir? Laf değil, kanıt.

Sevgiler.


   



Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: Mustafa Kamil - Aralık 20, 2009, 05:42:56 ös
Sayın Adam

Mason karşıtı şuanda benim gördüğüm Adnan Oktar'dan başkası değil. Başka birileride varsa bizi bilgilendirirseniz sevinirim. Senelerdir Masonlara hasmane bir tutum takınan Oktar,  Masonlarla hiç kavgalı olduğunu görmedim. Bir tane Büyük Üstadın Oktarın yazdıklarına karşı serzenişte bulunduğunu veya kızdığını görmedim.
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: ADAM - Aralık 20, 2009, 06:15:40 ös

Benim elimde daha eski tarihte yayınlanmış mason karşıtı Türkçe kitaplar var. Örneğin İsmail Hakkı Yılanlıoğlu, Necip Fazıl Kısakürek, ilhami Soysal (bu ılımlı) gibi adlar verebilirim. Ancak bunlar biraz eskide kaldı elbette (benim gibi). Yenileri internette kolayca bulunabilir. 

Adnan Oktar hip sanki Masonluğa karşı değilmiş gibi görünmüş ama bu korumu tüm kitaplarında yerden yere vurmuştur.

Bir büyük üstadın ya da bir diğer masonun onun yazdıklarına karşı serzenişte bulunacağını nerede görebilirdiniz ki?.. Polemiğe mi girsinlerdi. Hep yanı atasözünü söyler dururum: "İt ürür, kervan yürür."

Sevgiler.



 
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: Universal - Aralık 21, 2009, 12:44:05 öö
Sayın Adam

Mason karşıtı şuanda benim gördüğüm Adnan Oktar'dan başkası değil. Başka birileride varsa bizi bilgilendirirseniz sevinirim. Senelerdir Masonlara hasmane bir tutum takınan Oktar,  Masonlarla hiç kavgalı olduğunu görmedim. Bir tane Büyük Üstadın Oktarın yazdıklarına karşı serzenişte bulunduğunu veya kızdığını görmedim.


Sn. Mustafa Kamil,

Serzenişte bulunmak, kavgaya girmek ... Bunlar bırakınız bir Büyük Üstad' ı bir Mason' un takınmayacağı tavırlardır.

Hele ki adı geçene karşı böylesi bir hasmane tutuma girmek ilgiliyi muhatap almak olur ki bir Büyük Üstadımızın kendisini muhatap alması şahsı için ancak taltif olur.

Bu yüzden kendisi pek muhatap alınmaz. Mahkeme kararı ile tescilli şizofren dünyasında yaşar durur.

Saygılarımla,
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: lucifer - Aralık 24, 2009, 11:54:56 öö
sn ADAM

bu başlık altında 14 aralık tarihinde yazmış olduğunuz ikinci metindeki bir paragraf çok dikkatimi çekti umarım yorumlarım sizi rahatsız etmez ama bu konuda sizden bilgi edinmek isterim.

masonlar diğer Tc Anayasasındaki dernekler gibi elleri kolları bağlı üyelerinin kendi ödentileri ile çalışmalarını sürdürebilmek için çabalıyorlar gibi söylemlerinizle nekadar kolay ve basit bir dernek yaptınızı bilmem farkındamısınız yani masonlar locası bukadar çaresiz bir gelirle yani ödentilerlemi dönüyor. HKEMBL muhasebe defteri heralde siz tutuyosunuz, tabiki ödenen aylıkların derece ödemelerinin ve giriş aidatlarınında loca içerisindeki çalışmalar ve harcamalarda bir katkısı vardır. ama bence masonluk gibi büyük ve soylu aynı zamandada gıpta ile bakılan bir dernek hakkında derneği bukadar ufaltmayın en azından bildiğim kadarıyl adiyerek yorumlarınızı yapabilirsinizde.

saygılarımla,
Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: oya - Ağustos 31, 2010, 09:53:41 ös



İslâm dininde Yahudiler genellikle kötülenir. Bunun elbette bir nedeni, gerekçesi vardır ama ne yazık ki çoğu Müslümanlar bunu bilmeden Yahudilere karşı ön yargılı bir tutum takınır. Bunun ise İslâm dininin aslı ile değil, hem Yahudilerin tarihi boyunca olup bitenler hem İsrail Devleti’nin günümüzdeki durumundan ileri geldiği söylenebilir; özellikle de ikincisi.

Türk halkının büyük çoğunluğu Müslümandır. Dolayısıyla, Masonluğa çeşitli nedenlerle karşıt olup Masonluğu kötü göstermek isteyenler, özellikle Türkiye’de, Masonluk ile Yahudiliğin özdeşleştiğini kanıtlamaya çalışmışlardır. Bu savlarını mason ritüellerinin kapsamında yer yer “Tevrat” ile bağlantılı öğeler bulunması üzerine kurarlar. Ancak, gerek Hıristiyanlığın kutsal kitabının İncil ile birlikte Tevrat’ı da içerdiğini gerekse Kuranıkerim’de Tevrat’tan alınma ya da Tevrat ile uyuşmalı birçok şey bulunduğunu göz ardı ederler.

Masonluğun öğretisi oluşturulurken birçok dinden ve felsefeden esinlenilmiştir. Üstelik bu öğreti özgün olarak Hıristiyan dünyasında oluşturulmuştur. Dolayısıyla, mason ritüellerinin kapsamında Tevrat ile bağlantılı öğelerin yer alması doğal bir olgudur.

Nitekim Hıristiyan dünyasında Masonluğa karşıt olanların, Masonluk ile Yahudiliği özdeşleştirip kendi bilgisizliklerini ortaya dökecek türde saçma sapan bir girişimde bulundukları görülmemiştir. Gelişmiş Batı ülkelerinde Masonluğa karşıt girişimlerde bulunulurken, önce çok ayrıntılı ve bilimsel bir araştırma yapılması, sonra mason örgütlerini gerçekten de zor duruma düşürebilecek, somut temeller üzerine kurulu suçlamalar oluşturulması yöntemi benimsenmiştir.

Öte yandan şu gerçeğin çok iyi bilinmesi gerekir: Yahudilik yalnızca bir din değildir. Yahudiler, inançlarının bir gereği olarak, kendilerini “Tanrı’nın seçkin kulları” olarak görür ve kendi içlerinde bir kapalı toplum oluştururlar. Bu yalıtımcı tutumları yüzünden, Avrupa’da 19. yüzyıl ortalarına kadar hiçbir mason locasına kabul edilmemişlerdir. Ancak bundan sonra, kendi politik amaçlarının doğrultusunda mason localarını kullanmaya da çalışmışlardır. Eğer bu tarihsel gerçekler göz önünde tutulacak olursa, Yahudilik ile Masonluk arasında bir ilişki bulunmadığı anlaşılır.

Bunlara eklenebilecek bir gerçek daha vardır: Din bağnazlığı sadece İslâm ya da Hıristiyan dininde görülmez. Yahudi dininin de bağnazları vardır. Kaldı ki Masonluğun amaçları ve ilkeleri, Müslümanlıktan ve Hıristiyanlıktan çok Museviliğe ters düşer. Bu nedenle de günümüzde İsrail, Masonluğun varlığını çok güç koşullar altında sürdürebildiği ülkelerden biridir.

Bunlar Masonluğun Yahudilik ile ilişkisinin olmadığını gösterir.

Hayli kritik olan bu soru üzerinde bakalım forum katılımcıları nasıl tartışmalar açacak? Sorulacak olan sorulardan birini şimdiden biliyor gibiyim.

«Masonluğun Siyonizm'in emellerine hizmet ettiği yalan mı?»

Bu soruya yanıt vermeden önce Siyonizm'in ne olduğunu bilmek, Siyonizm’i tanımlamak gerekir.

Gerçek Siyonizm, kökeni 12. yüzyıla kadar uzanan Prieuré de Sion adlı bir gizli örgütün ülküsüdür. Bu ülkü, Kudüs'ün M.Ö. 5. yüzyılda Yahudi kabilelerinden kovulmuş olan Benjamin soyunun kalıtımını taşıyan birtakım Avrupalı kişilerin malları olduğu varsayımı üzerine kuruludur.

Bu örgüt, yüzyıllar boyunca Avrupa'da birçok entrikaya karışmış, amaçlarına ulaşabilmek için çeşitli kurumları kullanmış, Masonluktan da yararlanmaya çalışmıştır. Eğer tarihte Masonluğun Siyonizm ile bir ilişkisi olmuşsa, bu ancak yer yer ve zaman zaman bu gizli örgütün âleti durumuna düşürülmesinden ileri gelir. [Nitekim bu konuya ayrıntılı olarak gerek Masonluğun Tarihinde Anlatılmayanlar gerekse Masonluktaki Ritler başlıkları altındaki yazılarımda uzun uzun değinmiştim.]

Prieuré de Sion adlı bu örgüt, 19. yüzyıl sonlarında Avrupa'da ortaya çıkan Yahudi ulusçuluğu akımlarından da çok yararlanmış, hatta bu akımı destekler gibi görünmüştür.

Bu arada, Kudüs ve çevresinde bir Yahudi Devleti kurulmasını öngören ülküye de Yahudilerin 1897 yılında İsviçre’nin Basel kentinde toplanan ilk kongresinde bir rastlantı sonucu olarak “Siyonizm” denilivermiştir. Karışıklık buradadır. Biz Siyonizm’i hep ve yalnızca bu anlamda alırız. Bunun ise Masonluk ile uzaktan yakından hiçbir ilgisi yoktur.

İsrail'in bağımsız bir ülke olarak kurulup diğer ülkelerce tanınmasından sonra, bu günümüzdeki anlamı çerçevesindeki Siyonizm’in işlevi sona ermiştir. Fakat şu ya da bu nedenle Yahudilere karşı olanlar ve İsrail Devleti'nin Orta Doğu’daki varlığını bir türlü içlerine sindiremeyenler, bu ülkünün henüz sona ermemiş olduğunu ileri sürer ve bunu Masonluk ile de bağdaştırır.

Masonluğun amaçları ve ilkeleri göz önüne alındığında, bunların ne Siyonizm ne de herhangi bir başka ulusal ya da fanatik ülkü ile kesinlikle uyuşmayacağı, bu nedenle de Masonluğu hangi anlamında olursa olsun Siyonizm ile bağdaştırmanın yanlış olduğu görülür.





Sayın Adam,
Konu işleneli oldukça uzun bir zaman olmasının rahatlığıyla şu cümlenizdeki bir ayrıntının dikkatimi çektiğini belirtmek isterim  "Bunlara eklenebilecek bir gerçek daha vardır: Din bağnazlığı sadece İslâm ya da Hıristiyan dininde görülmez. Yahudi dininin de bağnazları vardır. Kaldı ki Masonluğun amaçları ve ilkeleri, Müslümanlıktan ve Hıristiyanlıktan çok Museviliğe ters düşer. Bu nedenle de günümüzde İsrail, Masonluğun varlığını çok güç koşullar altında sürdürebildiği ülkelerden biridir."  israilde de masonluğun  zor şartlarda varlığını sürdürdüğünü yazmıisınız bunu öğrendiğiniz bir kaynak belirtbilir misiniz?  veya buna dikkat çeken basında çıkmış bir olayı vs örnek gösterebilir misiniz?   

Başlık: Ynt: MASONLUĞUN YAHUDİLİK İLE İLİŞKİSİ NEDİR?
Gönderen: ADAM - Eylül 01, 2010, 11:53:32 öö

Bu denilen ancak bir ayrıntıdır. Ancak söylenti değildir.  Bu bağlamda gerek Türkiye'de gerek diğer ülkelerde Masonluk ile bağlantılı olarak yayınlanmış kiutapların bazılarının kapsamında, dünyada çeşitli ülkelerde Masonluğun durumuyla bağlantılı bilgiler de verilmektedir. Bir Örnek: Ansiklopedik Mason Sözlüğü S. 435. Ancak bu kadarla sınırlı değil.