Masonlar.org - Harici Forumu

 

Anket

Hangi durumda toplum daha az zarar görmüş olur?

Toplumdan dışlanıp, cinsel meta halinde yaşamaya mecbur bırakıldıklarında
Kabullenilip, normal bir meslek (esnaf, memur vs.) sahibi olarak yaşamaları halinde

Gönderen Konu: Farklı cinsel yönelime sahip kişiler ve genel toplum ahlakı  (Okunma sayısı 30651 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ekim 17, 2009, 05:26:50 ös
Yanıtla #20
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 886
  • Cinsiyet: Bay

Örneğinizin benim koyduğum 3. seçenek ile alakasını kuramadım.
Ama madem sormuşsunuz cevap vereyim.
ıslah edilebiliyorsa iyi olur (?!)
Topluma kazandırılabiliyorsa hiç vakit kaybetmemeli...

Alıntı
3. Seçenek olarak toplum dışına itilmemeliler ancak bütün meslekleri (asker,polis vs..) icra etmemeliler konulabilirdi.
Alıntı
Bu, şuna benzedi. Sayısı birden fazla insan öldürmüş bir cani düşünelim. Onun topluma kazanılması.. Sizce nasıl olur?   

Fahişelik mecburen yapılır. Hem doktor hem * olunmaz.
Sanırım başka birşey demek istiyorsunuz, umarım anlayacağım.
Alıntı
Bir fahişenin günlük ve sosyal yaşantısına bir doktor ya da herhangi bir meslek icraa etmesi. Nasıl bu durum? Size göre hoş mu geliyor?

Gerçekten bana 'hoş gelip' gelmediğini sorduğunuzu sanmıyorum.

Alıntı
Haliyle sex içerikli dersleri vermesindede  size göre bir sakınca yok öylemi. 

Forum sitelerinde klavyesini kontrolsüzce kullanan insanlarla da karşılaşılıyor.
En az seks içerikli matematik dersi gibi(?!?) tehlikeli.

Ben hiçbiryerde seks içerikli dersler verilsin demedim ancak hayalgücünüze de hayran kaldım.
'Sizce sakınca yok öyle mi 'derken de bana fikrimi sorduğunuzu sanmıyorum..

Modern devletlerde seks ile ilgili eğitim de veriliyor, orada da başka birşey demek istiyorsunuz herhalde..Sanırım..

Hepsi birbirinden ayrı konular, örneklerinizin hiçbirisinin alakasını kuramadım.
Alıntı
Hatta şöyle bir örnek de verebilirim. Bir yetişkinin bir çocukla birlikte olması.. o zaman bunu da mı normal karşılayalım?

Oldukça tuhaf 'örnekler'.
Yani demek istiyorsunuz ki eşcinsel kuaförlük yapacağına, gitsin fahişelik yapsın?
Sorduğum soru bu.
Hangisi topluma daha çok zarar verir.

Normal bir meslek yapması mı?
Yollarda müşteri araması mı?

Bence yollarda müşteri araması toplum açısından daha zararlı.

Ancak ben kızımla beraber balkonumdan fahişelik yapan kalın sesli iriyarı ablalar ve önlerinde duran arabaları izah etmekte zorlanıyorum.
Bana sorsanız mahallemin kuaförü olmasını tercih ederim.


Ekim 17, 2009, 07:03:27 ös
Yanıtla #21
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 1731
  • Cinsiyet: Bay


Sayın ozkann,

hüsnü niyetle açtığınız,serinkanlılıkla irdelenmesi durumunda gayet faydalı olacağı aşikar bu başlık,malesef arkadaşların hamaset hobisi nedeniyle kavram karmaşalarına,ego tatmini arzusunun hakimiyetin de olmayacak yerlere kadar(adam yakma vs)geldi.Haklıolmak adına saptırılmaya çalışılan konuların üzerinde konuşunca insan,kendisini ilköğretim sıralarında ki münazara etüdlerin de sanıyor bazen...

Ben sizin düşüncelerinizi ve kaygılarınızı anlıyorum;sizinde beni anladığınızı biliyorum.Umarım anlaşılmak isteyenlerin tamamı,anlama gayretinin hakim olduğu bir bilince erişirler de,hepimiz "mutlu"olmanın"haklı"olmaktan öncelikli olduğunun kabul gördüğü bir zeminin ciddiyetine vuslat oluruz.


Saygılarımla
Ben"O"yum,"O"ben değil...


Ekim 17, 2009, 08:46:50 ös
Yanıtla #22
  • Aktif Uye
  • ***
  • İleti: 886
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Ceycet,
Ben de bu konudan muzdaribim. Örneğin evde de konuştuk  eşime de sordum aynı soruyu.
Bana neredeyse sizin cümlelerinizin tamamını kullandı. 'Mahalledeki gençler'....
Anladım.... bitti..

Şimdi farklı fikirdeyiz diye birbirimizi yememiz mi lazım?

 Ehven-i şer hangisidir dedim ama yukarıda cevap bile vermek istemediğim kendinden belli bir üslupla, şahsıma nelerin 'hoş geldiği', nelerin 'sakıncası olmadığı' gibi genişlik ima eden atıflara kadar eriştim.

Yakma konusunda elbette sahibi isterse doğrusunu ifade edecektir ancak benin anladığım, düşüncesizce, taraftar toplamak için her türlü demagojiden kaçınmayan, homofobik kişilere söylenilmiştir.

Bazen iki kişiden benzer sesler çıkar ama niyet farklılığı gün gibi ortadadır.
Sizin selim fikir beyanlarınızın hedef alındığını kesinlikle sanmıyorum.

Saygılarımla


Ekim 17, 2009, 08:51:19 ös
Yanıtla #23
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Sn. ceycet,

Ayıp ediyorsunuz. Bunu daha öncee bir kez daha yapmıştınız. Umursamamıştım. Dikkate almaya gerek görmemiştim. Ama benzeri bir tavrı ikinci kez sergiliyor olmanız gerçekten üzüntü verici. Yaşınıza hürmeten yine de bir şey dememe gayretkeşliğini göstereceğim. Ne hamaset yapıyorum, ne egomu tatmin gibi bir ihtiyacım var. Ben sadece sn. Akyol'un size geçtiğimiz günlerde getirdiği o kısacık eleştiri üzerinde biraz düşünmeniz gerektiğine artık gerçekten inandığımı söyleyeyim yeterlidir. Konuyla ilgili olarak son diyeceklerim aşağıdaki gibidir.

saygılarımla.


Siz bunun bir hastalık olduğunu söylüyorsunuz. Yukarıda olabilir dedim. Ama modern tıp bunu bir hastalık görmüyor. Yukarda yine söyledim normal dışılık bir hastalık değildir. Tedavi edilmeliler diyorsunuz. Toplum için zararlı diyorsunuz. Bir arada yaşamayı bile mahallenin çocukları için tehlikeli buluyorsunuz. Ya da onların varlığını ve bir insan olarak haklarının kabulü durumunun mahallenin çocukları için tehlikeli olduğunu söylüyorsunuz.

Yakma fiili irrite edici bir ifadeydi. Ama gerçek dışı değildi. Hitler'in zulmettiği, sürdüğü, toplama kamplarına topladığı ve nihayetinde yaktığı insanlar kimlerdi? Hitlere göre genele uymayanlar, normal olmayanlar, çingeneler, yahudiler, eşcinseller, sosyalistler, komünistler... Bu tarihi bir gerçek...

dahası toplumla barışık hale getirilmesinler zaten gittikçe deforme oluyor diyen bir grüş var yukarıda. bilmiyorum sn. Isabell'in yazıklarını okuyor musunuz? Olayı seks işçilerine kadar getiren de ben değilim yani.

Bunun özgürlükle ilgisi yok diyen sizsiniz ayrıca. Hasta hakları bile varken, eşcinsellerin cinsel yönelimleri sebebiyle ayrımcılığa ugramama hakları niçin olmasın? Ben olayı hastalık boyutunda değilim. ömrünün son 10 yılını insan hakları hukuku ve devlet teorileri üzerine harcamış ve harcayan bir bilim uzmanı olarak bildiğim boyutunu konuşuyorum. Olması gerekeni söylüyorum. Sn. ozkann'ın tercihlerinden de ikincisini seçtiğimi ve niçin seçtiğimi söyledim.

Ben escinselliği normallemiyorum. Ama genel ahlak gibi son derece soyut bir tabiri ele alarak bu insanların insan olmalarından kaynaklı haklarının elinden alınmasının haksızlık olduğunu söylüyorum. Tıp dediğim gibi artık bir hastalık olarak görmüyorsa nasıl tedavi edecek? Ben eşcinselliğin tüm topluma yayılması gerektiğini de söylemiyorum. Ama kendini eşcinsel olarak tanımlayan bir bireyin bu seçimi sebebiyle ayrımcılığa uğratılamayacağını savunuyorum.

Benim yakınen çalıştığım bir akademisyen arkadaşım var. Bizim evimizde kaldığı vakidir. Beraber içki içtiğimiz sabittir. Tartıştığımız konuştuğumuz görülmüştür. Bu arkadaş, eşcinseldir. İşinde gücündedir. İyi de bir akademisyendir. Ne yapalım? Eşcinsel diye işinden atılsın mı? Toplumdan dışlansın mı? Her eşcinsel fuhuş yapmaz. Ama öyle bir durum görüyorum ki yukarıda sanki tüm eşcinseller fuhuş yapıyor. Etrafındakileri homoseksüel yapmaya ugraşıyor gibi bir düşünce hakim.

Homofobi bir hastalıktır. Bunun da dereceleri var elbette. Kimi yakılmalı der, kimi mahallemizde yaşamamalı der, kimi bunlar hasta tedavi edilsin der. Tepkinin dozajının ne olduğundan ziyade tüm bu yaklaşımların homofobik olduğunu söylemek daha önemli benim için.



Ekim 17, 2009, 09:10:46 ös
Yanıtla #24
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Sn. ozkann, teşekkür ederim. Demek ki tam olarak ifade edememişim. Toparlamışsınız. Elinize sağlık. Evet hepimiz farklı tonlarda benzer şeyler söylüyoruz. Ben galiba sadece bunun bir hastalık olmadığı noktasında ayrılıyorum. Ama ortak olan görüş bu insanların ayrımcılığa tabii tutulmaması. Siz ehven-i şer diyorsunuz ben olması gereken bu da ayrı bir ince fark.

Saygılarımla.


Ekim 17, 2009, 10:06:26 ös
Yanıtla #25
  • Seyirci
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 4031
  • Cinsiyet: Bay

Sayın Üyeler,

Kadın ve Erkek konu başlığında farklı cinsel yönelimlerin tercih olup/olmadığı, özgürlük sınırları içinde olup olmadığı ile ilgili tartışmalar sürüyor.

Tercih hakkı olarak görmeyenler genel toplum ahlakına zarar verildiğini iddia ediyorlar.

Bu iddiadan yola çıkarak sormak istiyorum.

Sizce hangi durumda toplum daha çok zarar görmüş olur?

1. Seçenek
Otobanlar barlar ve çeşitli mekanlarda geçimini sağlamak için çok çeşitli risk ve tehditler altında, cinsel meta olmaya mecbur bırakılmış, para karşılığı ilişki yaşamak isteyenlerin 'ilgisini çekmeye çalışır bir halde' yaşamaları ve oluşturdukları imaj ile topluma daha çok zarar verdikleridir.

2. Seçenek
İçimizden birisi olarak ve esnaf memur vs. gibi meslekler icra ederek ama aynı zamanda bir hemcinsine aşık ve/veya elele gezer halde yaşamaları halinde ve oluşturdukları imaj topluma daha çok zarar verdikleridir.

3. Seçenek olarak toplum dışına itilmemeliler ancak bütün meslekleri (asker,polis vs..) icra etmemeliler konulabilirdi.
Ancak bu da 2. seçeneğin alternatifleri olacaktı.

 Toplum içinde/dışında oylamasının dengesinin bozulabileceğini düşündüğüm için bu seçeneği oylamaya koymadım.

2. seçeneğe oy verip bu ayrımı düşünenler bir mesaj ile bu ayrımı yapabilirler.

Saygılarımla


Sn özkann

Benim oyum burda ikisinede olmazdı.Hangi tarafından baktığınıza bağlı olaya.Bu sorunu bitirebilme eğilimindenmi yoksa mümkün olabilecek kadar rehabilite noktasındanmı bakarsınız.Eğer buna teşhisi evet bu cinsel eğilim bozukluğu bir sorundurdan bakarsak tedavi edilmelidir aynı aids araştırmalarına yapılan harcamalar gibi araştırma yapılmalı ve bu sorun ortadan kaldırılmalı.Bir arkadaş modern tıppın bunu hastalık kategorisinden çıkardığını söyledi valla halt etmiş derim bende bunuda derken onlara hakaret etmiş olmam çokta bildiğimden söylemişte olmam sadece modern tıppın benzeri örneklerine bakmak yeterli önce var derler ilaç geliştirirler satarlar sonra o ilacı toplatırlar aslında böyleymiş derler 10 yıl sonra tıp alanını alt ist eden devrim diye başka bir buluş çıkarırlar bakınız tarihleri bunla doludur.Neden hastalık gözü ile bakmıyorlar uğraşmaya gerekmi duymuyorlar nedeni nedir adam gibi bir şey açıklamışlarmı onlarda bir nevi kanun koyucu gibi bu budur deyip kesip atarlar bizde o dediyse doğrdur der inanırız.İşte bende tam bu noktada allah ne demiş bu konuda kitaplar ne diyordan baktığımda tıpçılarla allahın aynı fikirde olmadıklarını görüyorum işte burda konudaki tartışmanın ayrım noktasıda buraya geliyor.İster allahı katarsınız devreye ister katmazsınız ona yaratıcı gözü ile bakıyorsanız eğer yarattığını en iyi o bilir inanmak zorundasınız.Tedavi edilmesi gerekn bir hastalık ve tıp bununla uğraşmalı her tür insan haklarının en az beniz sahip olduğum kadar olduğuna inanıyorum ama bir insan olarakta kendilerini soktukları o durumuda bazı arkadaşlar yadırgasada ben sözümün arkasındayım ucube olarak görüyorum.Nedenlerim var çünkü bize bahşedilmiş olan bu vücudu ve hayatı en iyi şekilde kullanmamız ve yaşamamız gerekirken onu bambaşka bir hayatta ve yaşamın içinde kullanmak bana ancak ucubelik geliyor bu tabiki bir tercihtir ama kendisine saygısı ve sevgisi olmayan bir insanın başkasından bu hakları beklemeside ters geliyor bana o yüzden onlara bu ucube yaşamı tercih etttikleri içinde kızıyorum açıkça
ÖZGÜRLÜK BİLE SAHİP OLMAK İÇİN SINIRLANDIRILMALIDIR.

EDMUND BURKE

Hayat Bizi Resmen Dört İşlemle Sınar. Gerçeklerle Çarpar, Ayrılıklarla Böler, İnsanlıktan Çıkarır ve Sonunda Topla Kendini Der.  leo


Ekim 17, 2009, 10:07:33 ös
Yanıtla #26
  • Ziyaretçi

Sayın Skull,

Haftada bir din değiştiren , ikidebirde  intihar etmeye kalkışan , uzaylılarla konuştuğunu iddia eden , mesihe hamileyim gibisinden imalarda bulunan ,   fikirlerine  zıt  görüşte olan  bir hekimle , * sözcüğünü yanyana kullanma cürretini kendinde bulacak kadar edepsiz olan bir kadınla , yüzyıllardır insanoğlunun cevabını bulamadığı soruları tartışmamak gerekir diye düşünüyorum ... Çünkü bu gibilerin dünya görüşleri  , kapasiteleri , bilgileri ve yetenekleri  dardır ....
Homoseksüalite  genetik ,  hormonal  , psikolojik parametrelerin  de içinde  bulunduğu  , yetiştiriliş tarzının da etkisinin bulunduğu  bir hastalıktır ; ancak tedavisi yoktur :  Şimdi  bu insanları  sapkın  olarak  tasvir etmek  , çok büyük  zulumdür : Şimdi burada  heteroseksüeller  tatmin olsun diye  bu insanlar hiç aşk  yaşayamayacak mı ; hiç sevgilileri olamayacak mı ; sırf  kutsal kitaplarda  bu insanlar sapkın  ilan edilmiş diye  biz onların  yatak  odalarına mı karışacağız : birbirini arzulayan  iki insanın  sevişmesine  nasıl  engel  olacaksınız ?  Avret  yerlerine  dedektör mü  takacağız ?...Belki  de  herbirinin başına  birer  ahlak  polisi dikmekte  fayda  vardır  ha ?  Ne dersiniz ?
Bir çocuğun  cinsel  kimliği  otururken  bir değil  pekçok faktör  işin  içinde  olur , yukarıda  belirtmiş olduğum  gibi ...Bu faktörlerden biri de  daha anne karnındayken  maruz kaldığımız  hormonlardır...Eğer   sevgili annemizin  kan steroid  hormon  düzeyleri  normalden biraz fazla olursa , bebek  eğer  erkekse  , ileride  büyük ihtimal  homoseksüelliği  tercih  edecektir...Tüm gebelerin  , gebeliklerini   takip  edip ,  belirli aralıklarla  kan   alarak  hormon  seviyelerini takip  etmek  ve  normalleştirmeye çelışmak gibi bir  tedavi  şekli şimdilik  mevcut  değildir   o yüzden  de  bunu tercih  olarak  kabul  etmek  durumundayız...
Eşcinselliğin  tıptaki  ismi  seksüel  oryantasyon bozukluğudur  , ancak  bu bozukluk  için  şu anda  herhangi  bir tedavi  mevcut  değildir
Eşcinsellerin  belli  bir kısmında  da  21 hidroksilaz    dediğimiz  ,  pekçok  steroid  yapıdaki  hormonun  sentezlenmesinde  görev  alan  enzimi kodlayan  genlerdeki  birtakım  değişiklikler  mevcuttur  ;  öyleyse  bu  gruptakilerin  eşcinselliği  genetik  olarak  sonraki  nesillere  iletmesi  mümkün  görünmektedir...
Peki  bu  enzimlerde  genetik değişiklik  oldu  yahud  annemizin hormonları fazla  geldi  de  ne oldu ? Doğacak  erkek  çocuklarda  dış  görünüş  olarak  tamamen  erkek  olabilmekte  ancak  kendisine  partner  olarak  seçeceği  insanlar çekim aldığı  hemcinslerinden olacaktır ki  işte  biz de  buna  tercih  diyoruz...Toplum  baskısı  ve  zorlamalar  , korkular  dolayısıyla  bu   insanlar  evlenip  çocuk  sahibi  olabilmekteler  ancak  belli  bir  yaştan  sonra  kendi  biyolojisinin  isteğine  boyun  eyerek  mutlaka  bir  hemcinsiyle  ilişki  kurmaktadır  ki  biz  bunları biseksüel  olarak  adlandırmaktayız ...Bu  kişilerdeki  birinci cinsel  kimlik  , ailesinin  ve toplumun kendisine dayattığı erkek kimlik  , diğeri  ise  kendi  biyolojisinde  olan  ve tercih olarak  nitelendirdiğimiz  ve  aslında  kendini  bulduğu  kimlik...Bunların  bir kısmında  erkek bedenine sahip  olmakla  ilgili  bir problemi  olmayıp   bir hemcinsinin bedenine istek  duymaktdır...Diğer  bir  kısmı  ise  erkek  bedenine sahip  olmaktan hoşnutsuzluk  vardır  ki  bunlar  kadın  bedenine  sahip  olmak  ister , kadın  kıyafetleri  giymekten  ve makyaj  yapmaktan  büyük  keyif alırlar  ve  cinsiyet  değiştirme  ameliyatı  için  kliniğe  başvuranlar  bu  kısımda  yer  almaktadırlar...
Gelelim  işin nörolojik  boyutuna :  Eşcinsel  erkeklerin azımsanmayacak  bir  kısmında  ise  beraberinde  şizofreni  yahut  epilepsi  hastalığı  bulunmaktadır  ki  ; bu  işi  daha  da  dallanıp  budaklandırmaktadır  çünkü  şizofreninin  ortaya  çıkabilmesi  için  genetik  miras  yeterli  değildir  : prototip  olarak  despot  ,  dayakçı ,  dengesiz  bir  baba  ile  çok şefkatli   annesi  olan  bir  çocuğun  yetiştiği  aile  ortamını  da  çevresel  etkenlere  örnek  verebiliriz...
Çocuğun  seksüel  gelişimindeki  ve ilerki  tercihlerini  etkileyen en mühim  bir  faktör de  istismara  uğrayıp  uğramamasıdır...İlk  cinsel  deneyimlerini , çocuk  veya  adölesan  çağda  kendinden  yaşça  çok  büyük  bir  hemcinsiyle  yaşayanlar  ilerde  kesinlikle  homoseksüel  olacaktır  diye  bir  kural  elbetteki  yoktur ;  ancak  bunun  etkisi  yabana  atılamayacak  kadar  da  yüksektir .Bu istismarın  uzun  süre  devam  etmesi ,  çocuğun  kendisini  kullanan  kişiye  karşı  sempati  duyması  veya  sevmesi  gibi  faktörler  de  ilerki  yaşlardaki  cinsel  tercihini  şekillendirmekte  yardımcı  olacaktır.(sosyalizasyon)
Bir erkeğin eşcinsel olması  onun  başarılı  bir  müzisyen , başarılı  bir devlet adamı  başarılı bir akademisyen  olmasına  kesinlikle  engel  değildir...Bir erkeğin biseksüel  olması  onun iyi bir baba  olmayacağı anlamına kesinlikle  gelmez , bir  eşcinsel  de  aşık olabilir , aşkıyla  birlikte yaşamayı  tercih edebilir   ;  bizler  toplum bireyleri  olarak  bunu  saygıyla  karşılamak  mecburiyetindeyiz ; insanların özel  yaşantılarını  konuşmak  ,irdelemek  ,  yatakta  ne yaptıkları  merak  edip  , dillendirmek  onların  özel  yaşantılarına tecavüz  etmektir ...Eşcinsellerin  işyerinde  uğradıkları  tacizler , sokakta  uğradıkları  sözel  veya  fiili  saldırılar  toplumumuza  ait  olan  hastalıklardır.
Şimdi  bu yazıdan  anlaşılan , bu duruma  insanları  özendirdiğimiz  olmamalıdır. Baskı , taassup  ve  önyargılarımızı  aşamadığımız  müddetçe  insanca  yaşamak  mümkün  olamaz...Biraz  hoşgürü ve saygıyla  herşeyin  üstesinden  gelinebilir  diye  düşünmekteyim...


Saygılarımla
« Son Düzenleme: Ekim 17, 2009, 10:24:33 ös Gönderen: ozak1977 »


Ekim 17, 2009, 10:18:09 ös
Yanıtla #27
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Ben artık Eisbrecher dinliyorum "Kann denn Liebe Sünde sein?"  diye soruyor bağıra bağıra cevap veriyorum onlarla birlikte NEIN NEIN NEIN :)

size de tavsiye ediyorum buyurun hep beraber dinleyelim

<div><object width="480" height="365"><param name="movie" value="
"></param><param name="allowFullScreen" value="true"></param><param name="allowScriptAccess" value="always"></param><embed src="
" type="application/x-shockwave-flash" width="480" height="365" allowfullscreen="true" allowscriptaccess="always"></object><br /><b><a href="
">Eisbrecher-Kann denn Liebe S&uuml;nde sein</a></b><br /><i>Y&uuml;kleyen <a href="http://www.dailymotion.com/MeznieH">MeznieH</a>. - <a href="http://www.dailymotion.com/tr/channel/music">Diğer müzik videolarına göz atın.</a></i></div>

« Son Düzenleme: Ekim 17, 2009, 10:26:40 ös Gönderen: skullG »


Ekim 17, 2009, 10:39:38 ös
Yanıtla #28
  • Seyirci
  • Uzman Uye
  • ****
  • İleti: 4031
  • Cinsiyet: Bay

Sn skullg

türkçesi olmadığından ve maalesef ben yalnızca bu dili konuştuğumdan anlayamadımAyrıca bana geçen yıldan satrançla ilgili bir sözünüz vardı hala bekliyorum
ÖZGÜRLÜK BİLE SAHİP OLMAK İÇİN SINIRLANDIRILMALIDIR.

EDMUND BURKE

Hayat Bizi Resmen Dört İşlemle Sınar. Gerçeklerle Çarpar, Ayrılıklarla Böler, İnsanlıktan Çıkarır ve Sonunda Topla Kendini Der.  leo


Ekim 17, 2009, 11:00:52 ös
Yanıtla #29
  • Skoç Riti Masonu
  • Uzman Uye
  • *
  • İleti: 3734
  • Cinsiyet: Bay

Sn. karahan,

galiba seyirci statüsüne geçirilmeniz nedeniyle oyunu oynayamamıştık en kısa sürede sizinle karşılaşmayı dilerim. Buzkıran soruyor Aşk günah olabilir mi? diye ve cevap veriyor HAYIR.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
62 Yanıt
38035 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 08, 2014, 01:46:01 ös
Gönderen: addicted
Sufilerin Ahlakı

Başlatan Kaan « 1 2 » Tasavvuf (Sufizm)

15 Yanıt
7337 Gösterim
Son Gönderilen: Ekim 26, 2008, 06:49:05 ös
Gönderen: Kaan
11 Yanıt
17838 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 29, 2010, 12:24:21 öö
Gönderen: merimac
1 Yanıt
3710 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 14, 2012, 01:56:23 ös
Gönderen: hypatia
14 Yanıt
13095 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 13, 2012, 01:40:39 ös
Gönderen: yazbenide
8 Yanıt
5232 Gösterim
Son Gönderilen: Ocak 17, 2013, 10:05:15 ös
Gönderen: Alşah
0 Yanıt
1745 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 21, 2013, 07:23:47 ös
Gönderen: karahan
0 Yanıt
1430 Gösterim
Son Gönderilen: Şubat 15, 2015, 04:50:46 ös
Gönderen: Risus
16 Yanıt
8376 Gösterim
Son Gönderilen: Haziran 07, 2015, 10:43:36 ös
Gönderen: BULGARIA
5 Yanıt
4505 Gösterim
Son Gönderilen: Kasım 16, 2015, 04:13:51 öö
Gönderen: karahan