Masonlar.org - Harici Forumu

 

Gönderen Konu: HERMETİK GELENEK VE RÖNESANS -5  (Okunma sayısı 4324 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mart 07, 2010, 09:35:08 öö
  • Seçkin Üye
  • Uzman Uye
  • *****
  • İleti: 7217
  • Cinsiyet: Bay




15. yüzyılın İtalyan hümanist düşünürlerinden Marsilio Ficino’nun Platon ve Plotinus’un yapıtlarına ilişkin yorumları, Hıristiyanlık konusunu işleyen 1478 tarihli kitabı, ruhun ölümsüzlüğü konusunu ela alan 1482 tarihli “Theologia Platonica” (Platon İlâhiyatı) adlı yapıtı ile özellikle Hermetik metinlerden yapmış olduğu çeviriler, Neoplatonizm ya da Yeni Eflâtunculuk akımının yine canlanmasını sağladı; Eski Mısır inançlarına ilgiyi bir kez daha ateşledi.

Ficino, Mısırlı, Platoncu, Hıristiyan tavırları arasında bulduğu tarihsel ve manevi ilişkilere üzerine görüşlerini ortaya koyarken, en üst düzeyde felsefe ile dinin aslında aynı şey olduğunu, Hıristiyanlık öncesi Platon ve İbrani geleneklerinin aynı yüce amaca doğru yol aldıklarını ileri sürdü. Bu yüce amaç bağlamında Ficino’nun ulaştığı sentez şuydu: “Tanrı, hakikat ve aşk olarak bilinmeli, öyle gösterilmelidir.”

Ficino, Pisagor, Platon, Plotinus ve Antik Yunan düşünürlerinden Iamblikos’un yapıtlarında bol bol bulunan geleneğin ya da Hermetik ilkelerin, Mısır’ın en büyük bilgesi Hermes-Thot tarafından kurulduğunu, bu nedenle de aslında Mısır bilgeliğine dayandığını, bu bilgeliği de “Corpus Hermeticum”dan bildiğimizi ileri sürmüştü.

Hıristiyanlar, kendi ilâhiyat sistemlerinin vahiye dayalı inançları suretiyle İsa’nın tanrısal hakikatin ta kendisi olduğunu benimsiyordu. Tanrısal özden gelen hakikat kavramı, Hıristiyan ilâhiyatının merkezini oluşturmaktaydı ama Hermetik geleneğin ve Neoplatonizmin Hıristiyanlara getirdiği bilinmeyen yaratıcı gücün aslında her yerde ve her şeyin kendisi olduğu kavramı da, ilk zamanlarda bastırılmış olan bir karşı çıkışta görülmemiş değildi. Hıristiyanlığın ilk dönemlerindeki kilise babaları ve Hıristiyan düşünürler, Hermes’in anlattıklarını sadece Hıristiyanlığın gelişini birkaç yüzyıl öncesinden bilen bir bilge ya da kâhinin yazdıkları olarak görüyordu.

Oysa Hermetik geleneğin kurucusu sayılan Thot ya da Hermes, bu dönemdeki Platoncular arasında üstün bir konuma sahipti. Hermes Trimegistos, “Mısırlıların Musası” olarak görülüyor ve Hermetik kitaplar nasıl kutsal kitaplara benziyorsa, o da peygamberlere benzetiliyordu.

Örneğin “Corpus Hermeticum”daki Poimandres ya da Poemander (insanların çobanı) bunu Mısırlılara ilişkin yaratılış olarak düşünüyordu. Böylece, felsefecileri Thot’un Musa ile ilişkisini düşünüp sorgulamaya itiyordu.

Bu sorunun Platoncu bir çözümü, İtalya’da Giovanni di Maestro Stefano tarafından yapımı 1498’de bitirilmiş ünlü Siena Katedrali’ndeki döşeme süsünde anıtsal anlatımını bulmuştur.





Bu betimlemede Hermes-Thot, doğulu bir adam gibi giyinmiştir.

Altta “HERMIS MERCURIUS TRISMEGISTUS CONTEMPORANEUSK MOYSI” yazılıdır. Thot sol elini Mısır kültürünü simgeleyen Sfenkslerin taşıdığı mermer bir levha üzerine koymuştur. Bunun içinde kutsal üçlüden yani teslisten söz edilip, Hıristiyanlığın gelişini müjdelediği öne sürülen bölüm yer almaktadır. Sağ eliyle de Mısır’ın iki halkı olan Yunanlar ile Mısırlıları temsil eden iki figüre doğru yasa tabletlerini göstermektedir. “Ey Mısır bu harfleri ve yasaları kabul edin”.

Bu resmin kapsamında çoğu araştırmacının gözünden kaçan iki nokta var. Birincisi, Hermes’in arka fonunun -fotoğrafta pek iyi seçilemese de- bir duvar ile onu oluşturan yapı taşları şeklinde gösterilmiş olması. İkincisi ise, iki sfenksin arasında Thot’un asasındaki biçimi ile “zıtlıkların birlikteliği” kavramını yansıtan iki yılanın sarmal görüntüsü.

Yılanın gizemli yapısından Musevîler de çok etkilenmiştir. Çöldeki göçebelik döneminde yılanların ısırmasından o kadar yakınmışlardır ki, Tevrat’ta anlatıldığına göre Musa bir çubuğun üzerine sarılı bir şekilde gösterilmiş olan bronz bir yılan heykeli yapar; bundan sonra her kim bir yılan tarafından ısırılmışsa iyileşmesi için bu heykele bakması yeter. Değişik yorumlarda, bundan böyle Musa’nın kavminin böcek ve yılanlardan kurtulduğu anlatılır. (Sonraları bu bronz yılan Musevîlerin inançlarına işler ve ona bir put olarak tapınılmaya başlanır. Bunun üzerine bu put, M.Ö. 8. yüzyıl sonu ya da 7. yüzyıl başında Yahudiye Kralı Hezekiah tarafından yok edilir.)

Gözden kaçmış olabilecek bir başka nokta ise Hermes’in belindeki yedi süs, püskül ve bir de ana püskülün İskenderiye Neoplaütonist yaklaşımına gönderme yapmasıdır. Bir Hıristiyan kilisesinde sanatçı ya da duvarcı ustasının dinin en üstün ve en saygıdeğer karakteri olan Musa’nın yerine Hermes-Thot’u koymuş olması, gerek Hermetik ve İbranî gelenekler arasındaki çekişmeyi gerekse Platoncu tutumu benimseyenlerin bu soruna verdiği önemi açıkça ortaya koyar.

Bu bağlamdaki tartışmalar, sonraki yüzyılda dozu artarak sürdü. Giritli Angelus Vergicius, Poimandres’in 1554’de Paris’te Adrien Turnebus tarafından yapılan baskısına yazdığı önsözde Thot’un firavundan önce dolayısıyla Musa’dan çok önce yaşamış olduğunu anlatmıştı. Bundan 20 yıl kadar sonra da İspanyol Franciscus Flussas Candalla daha da ileri giderek, Thot’un tanrısal şeylere ilişkin bilgisinin İbrani peygamberlere söz edilmiş bilgiyi aştığını ve kutsal kitabın içerdiği bilgiye eş değer olduğunu ileri sürmüştü.




ADAM OLMAK ZOR İŞ AMA BUNUN İÇİN ÇALIŞMAYA DEĞER.


 

Benzer Konular

  Konu / Başlatan Yanıt Son Gönderilen:
2 Yanıt
8177 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 03, 2010, 08:39:41 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
4007 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 03, 2010, 10:55:41 öö
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
5070 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 04, 2010, 05:19:08 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
5466 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 05, 2010, 12:21:07 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
8523 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 11, 2010, 10:35:18 öö
Gönderen: ADAM
1 Yanıt
6658 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 23, 2010, 11:55:29 öö
Gönderen: ceycet
1 Yanıt
4467 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 27, 2010, 01:01:05 ös
Gönderen: ceycet
0 Yanıt
3723 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 28, 2010, 05:46:09 ös
Gönderen: ADAM
0 Yanıt
3764 Gösterim
Son Gönderilen: Mart 31, 2010, 06:23:23 ös
Gönderen: ADAM
2 Yanıt
5806 Gösterim
Son Gönderilen: Ağustos 02, 2016, 09:12:01 ös
Gönderen: ruzber