Saygıdeğer Prof. Dr. Kerem Doksat Bey'in ilgili konu hakkında ki düşünceleri;
Kaç gündür Murat Bardakçı’nın masonluk aleyhindeki programıyla ilgili olarak tefekkür ediyorum. Bu arada kişilik yapısını ve akıl sağlığını suâl eyleyenler de oldu.
Etik sebeplerle, Murat Bardakçı’nın (MB) nesi olduğunu, nasıl olduğunu yazamam. Masonlukla ilgili cevabî mâhiyette şeyleri ise ancak Büyük Üstâd’ın kendisi veya müsaade ettiği birisi söyleyebilir. Cemiyetimizin kuralları bu açıdan çok nettir.
Buna mukabil, makûl ve mantıklı epey şeyi, kuralları bozmadan da yazabilirim.
MB’nın programı hem moralite (genel ahlâk ve mâneviyat) hem de etik (meslek ahlâkı) açısından bir küstahlık, densizlik ve seviyesizlik numûnesiydi. Yüzlerce yıllık mâzisi olan, dedesinin de âzâsı olduğu, Türkiye’de 15.000 civarında üyesi bulunan bir cemiyetle dalga geçmek, hele bunu canlı yayında âdeta şehvetle yapmak eyleminin hiçbir asgarî terbiyesi olan kişinin takdirini kazanması mümkün değildir. Nitekim epey mütereddit kişinin e-postayla bu çirkinliği kınadığını ve aleyhteki yâhut ortadaki fikirlerinin masonluk lehine değiştiğini bildirdiğini “içeriden” biliyorum.
MB’nin nesi bulunduğunu, nasıl bir kişilik yapısı olduğunu ise programlarını seyredenlerin hepsi görüyor. Bilhassa İlkbahar’da fevrîliğinin ve saldırganlığının iyice azması da çok mânidar. Kendisini mavi kanlı ve aristokrat olarak gören, hem de Osmanlı’ya perestiş eden bir adamın meddahlık yap(ama)ması ne hazin!
Masonlukla ilgili sır ifşa edemem ama bir zırvalık varsa, onu bildirebilirim. Bir kere, nereden nasıl elde ettiğini bilemediğim ritüellerde olduğunu iddia ettiği ve aklı sıra dalga geçtiği şeylerin yarısından fazlası gerçek dışı; gerçek olanların da sembolizmasını mason olmadan anlaması mümkün değil (hoş, MB cemiyete girse de anlayamaz)! Buna dikkat çekerek kendisine muhatap olanlara da kenar mahâlle ağzıyla verdiği kin ve nefret dolu cevaplar gösteriyor ki, MB’nın ilmî objektivitesi de, bilim adamlığı sıfatı da meğer çok düşükmüş, eğer külliyen nâkıs değilse!
Benim esas ilgimi çeken MB’nın ne söylediği değil, neden bu zamanda söylediği!
Masonluk, temeli lâiklik olan en büyük dünya çapındaki teşkilâttır (ayrıntıları bu konudaki yazımdan okuyabilirsiniz). Türkiye’ye ise ılımlısı ılımsızı, bir teokratik devlet olma dayatılıyor Batı tarafından. Hiçbir teokratik veya benzeri non-demokratik, otokratik ve faşist ülkede masonluğa izin verilmez çünkü masonluk bilimle imanı akıl zemininde buluşturan pek az cemiyetten biridir.
İkide bir Nuru Ziya Sokağı’nı düşmana hedef gösterircesine diline dolayan ve çirkin bir şovla işaret eden MB bunu sırf büyükbabasına ve babasına olan ikircikli duygu ve düşüncelerinden dolayı mı yaptı, yoksa zâten mevcut bu zeminini birileri “haydilediği” için mi kullandı?
Bence ikincisi!
Patronu olan Sayın Turgay Ciner’in neyin peşinde olduğunu da derin derin düşünmekteyim. O da mı “sistemin adamı” oldu?
Kimse bana bu programdan Ciner’in haberi olmadığını filân söylemesin!
Kaynak:
http://www.keremdoksat.com/2009/05/06/bardakci-mardin-ve-ergenekon/